BMW 1.16 ve alternatifi BMW 1.18, özellikle spor otomobil sevenlerin kesinlikle düşündüğü premium seviye araçlardan. Ben de sonuçta satın aldığım 1.18i ‘ye nasıl karar verdiğimi, ne özelliklerin etki ettiğini ve alternatifleri nasıl ayıkladığımı bu yazımda anlatacağım. 1.16 ve 1.18 aynı araçlar o yüzden birlikte ele alacak şekilde başlıkta belirttim.
Her şeyden önce önceki arabam Hyundai i30 idi. Onun da incelemesini yazmıştım, şuradan okuyabilirsiniz: Hyundai i30 İncelemesi
Hyundai i30 ‘da olduğu gibi bu aracın incelemesini yazmak için biraz zaman geçmesini bekledim, hatta öncekinden daha çok bekledim. Hyundai’yi 2000km ‘yi geçtikten sonra yazmıştım, şimdi ise 3500km ‘nin üstüne çıktıktan sonra yazıyorum. Araçların özellikle 10,000km ‘den sonra ciddi şekilde değiştiğini söylemek istiyorum, hem performans bakımından hem de yakıt tüketimi. Her neyse yazıma başlarken şunu özellikle belirtmek istiyorum, otomobillere müthiş ilgi duyan ve onarla yatıp kalkan biri değilim, altta okuyacağınız inceleme tamamen kişisel değerlendirmelerimi içeriyor.
Yazıya geçmeden önce hangi alternatifler arasında kalmıştım neler yaşadım bunu da şu yazımda anlattım, şöyle alayım: Mercedes A, BMW 1, Volvo V40, Audi A3 Karşılaştırması
Bu arada yazıdaki tüm fotoğraflar bana ait…
Genel Bakış
Ben BMW 1.18i aldım, aldığım dönemde makyajlı kasa çıkmıştı, şu anda satılan model de Yeni BMW diye geçen model, yani dışı biraz daha süslenmiş, arka farlar biraz daha L şekline gelmiş olan. Benim eski seri almamın sebebi ekonomikti tabii tahmin edebileceğiniz gibi. Makyajlı seri çıkmadan önce stoklarda kalan son eski serileri biraz daha indirimli veriyor markalar, ben de bundan yararlandım diyelim. Aynı zamanda yeni serilerde bir kaç ay beklemek gerek mantığına biraz katılıyorum, sonuçta mekanik ve elektronik aksamların bol olduğu araçlar bunlar, ufacık hatalar o kadar para verdiğiniz şey için midenizi bulandırabiliyor.
Benim gibi çok büyük olmayan, şık, spor görünümlü, pasif durmayan, dikkat çeken ve eski aracınızdan daha iyi bir araç bakıyorsanız mutlaka siz de benim arada kaldığım gibi Mercedes A, BMW 1, Volvo V40 ve Audi A3 arasında kalacaksınız, sonuç olarak eski yazımda anlattığım gibi ben BMW 1’i seçtim. Eski aracım Hyundai i30’u da babama sattığımı söylemek istiyorum çünkü o kadar memnun kaldım ki o arabadan, bilmediğim birine vermek içimden gelmedi, hem çok temizdi, hem de gerçekten çok konforlu bir araba, hala soran herkese ciddi şekilde tavsiye ediyorum.
İnceleme Koşulları
İnceleme yazımı, aracın Bağdat Caddesi Kosifler bayiinden aldıktan ve 3500km yaptıktan sonra kaleme aldım.. İstanbul – Aydın (gidiş-geliş), İstanbul – Sapanca (gidiş-geliş), İstanbul – Lüleburgaz (gidiş-geliş), İstanbul – Bursa (gidiş-geliş) gibi uzunlu kısalı kilometreler yaptım ve gerisi de şehir içinde olmak üzere karışık bir performans değeri sunacağım.
İkinci El mi Sıfır mı Sorunsalı
İkinci el özellikle benim gibi araçlar hakkında çok bilgi sahibi olmayanlar için büyük problem. Hem güvenle ilgili hem de satıcılarla ilgili ciddi sıkıntılar var. Güvenle ilgili sorun olmayan DOD gibi büyük firmalar için ise fiyatlar yukarıda kaldığı için başka bir sorun ortaya çıkıyor. Ben işim gereği Sirkeci’de çalıştığım için ve çok türlü düzenbazlıklar görmek zorunda kaldığım için insanlara güvenim azaldı, zaten yaş ilerledikçe de bu güvenden eser kalmıyor sanıyorum. Dolayısıyla sıfır araç almak bana en azından güvenli gelmeye başladı, sonuçta çok para bağlıyorsunuz ve bunun sonucunda “kazık yemişim” hissini yaşamayı kimse istemez, bir yıl sonra aldığım araç bana 10bin TL masraf çıkaracaksa o ikinci elin de bir mantığı kalmıyor.
Aracı Alım Sırasında Başımdan Geçenler
Aracı Bağdat Caddesi Kosifler ‘den aldım ama karar verme aşaması biraz uzun sürdü. Önce Volcar Altunizade’ye gidip Volvo V40’ı inceledikten sonra açıkçası ciddi etkilenmiştim. Sonra aklımdaki diğer araçlar olan BMW ve Mercedes için Bağdat Caddesi ‘ne geçtik, bilenler bilir buradaki bayiler birbirine çok yakın, önce BMW için Kosifler ‘e uğradık. Burada danışma tarafından karşılanıyorsunuz ve hemen önündeki bekleme tarafına alınıyorsunuz, sizi bir satış temsilcisi alıyor ve ağırlıyor. Bizimle Çağlar Bey ilgilendi ve ciddi memnun kaldığımı söyleyebilirim, her konuda aklımdaki soruları sildi. Benim özellikle aracın fiyatı ve ikinci el değeriyle ilgili sorularım oldu, her şeyden önce evet bu bir araba ama aynı zamanda bir yatırım, evet değer kaybediyor ama ne kadar hızlı değer kaybettiği önemli. Bugünün şartlarında bir Volvo V40 ‘ı yaklaşık 100bin TL’ye alıyorsunuz ama satmaya kalksanız belki 20bin TL zarar ediyorsunuz, bu çok ciddi bir kayıp ve sırf bu yüzden Volvo ciddi prestij kaybı yaşıyor. BMW 1’de pek böyle bir durum yok, bu önemliydi. Kosifler ‘den çıktıktan sonra Koluman Bağdat Caddesi ‘ne Mercedes A’ya bakmak için geçtik, yine bir danışma tarafından yönlendirilerek asansörle alt kattaki showrooma geçtik ama burada yaklaşık 20 dakika geçirmemize rağmen satış temsilcilerinin meşguliyetiyle beraber bizimle kimse ilgilenmedi, belki de potansiyel bir satışı kaçırdılar. Ben 3 araca da baktıktan sonra test sürüşü yapmak istedim ama Istanbul ‘da gerçekten test sürüşü yapmak neredeyse mümkün değil, zaten trafik sürekli olduğu için hız, fren, performans test etmek imkansız hale geliyor. Ben de Hyundai i30’u babama teslim etmek için Aydın’a hazır gitmişken İzmir’de arabaları test etmek istedim. Volvo’yu da BMW’yi de burada test ettim, zaten test ettikten sonra aklımda hiç soru işareti kalmadı, hatta neredeyse İzmir Özgörkey’den almak üzereydim ki ellerinde 2014 BMW 1.18 varmış, satış yine Çağlar’ın oldu yani.
Ben estoril mavi seçtim, araca ait seçtiğiniz renkte anahtarlar geliyor, biri yedek biri asıl gibi. Hyundai i30’da varolan anahtarsız kapı açma BMW 1.18 ‘de yoktu, biraz garipsemedim değil ama bazı artılar ve eksiler oluyor tabii. Bir de ruhsatla ilgili bir sıkıntı oldu bir türlü ruhsatı bulamadılar aracı teslim ederken ama geçici ruhsatla sorunu aştık, zaten bir gün sonra da kargoyla gönderdiler esas ruhsatı :) Aracı teslim sırasında gayet güzel anlattılar, hemen her özelliğini gösterdiler ve memnun şekilde ayrıldım.
Neden 1.16 değil de 1.18 aldın diye soranlar için de aradaki fiyat farkı azdı ve daha fazla beygir gücüne sahip olmak her zaman iyidir :)
Benzinli mi Dizel mi?
Ben benzinli aldım, muhtemelen neden dizel almadım diye soracaksınız. Öncelikle ben çok kilometre yapmıyorum, yılda ortalama 15,000km yapıyorum bu da dizel almak için yeterli bir kilometre değil, alırken dizele zaten ekstradan ortalama 7bin TL veriyosunuz, bu da neredeyse 28 depo benzin, buna değmeyeceğini düşünüyorum. Bunun yanında bir de dizel motor sesi diye ciddi bir sorun var, uzun yollarda başımı şişiriyor :) Benzin otomatiğin performansını da Hyundai i30’da beğenmiştim ve onunla devam etmek bana mantıklı geliyor.
BMW 1.18i İlk İzlenim
Sıfır araç alırken beni geren şeylerden bir tanesi içindeki benzinin miktarı oluyor. Hyundai i30 ‘da o kadar az benzin vardı ki benzinliğe hemen girmem gerekti, BMW ‘de biraz daha bonkör davranmışlar, çeyrek depo kadar benzin vardı. Kosifler ‘den eve sahil yolundan geldim, yaklaşık 6-7 km kadar vardır sanıyorum. Her şeyden önce aracın renginin çok yakıştığını düşünenlerdenim, kullanırken de o rengi görüyorsunuz ve hoşunuza gidiyor. Önceki aracım beyaz olduğu için pek renkle ilgim yoktu ama bu sefer o mavi yola her baktığımda önüme çıkıyor. Radyo kontrolleri biraz karışık geldi işin açıkçası ama alışmak çok da zor olmuyor. Bluetooth bağlantısı gibi ayarları da yaptım hemen o heyecanla, direksiyon sanki biraz küçük ve bu kontrolü daha kolay hale getiriyor. Ayrıca daha önce kullandığım tüm araçlardan daha yumuşak bir hidroliğe sahip, ne çok yumuşak ne çok sert, bu da insana güven veriyor. Nedense yeni aracım değilmiş de uzun yıllardır kullanıyormuşum gibi geldi bana ilk defa, alçak sürüş pozisyonunun bunda etkili olduğunu düşünüyorum, araca daha hakimsiniz gibi geliyor.
BMW 1.18i M Paket Donanım İçeriği
Hexagonal/Alcantara Kumaş: M paketin özelliklerinden bir tanesi, kumaş ve kadife karışımı bir şey gibi düşünün bunu, tasarım konusuna ciddi önem veren biri olarak açıkçası ben bunu pek beğenmiyorum, spor görünüm sağlıyor olabilir ama deri, kumaş karışımı belki daha şık bir seçeneğim olsaydı kesinlikle seçerdim. Özellikle kapı içlerindeki hexagonal kumaş bana çok demode geliyor.
Runflat Lastikler: Lastik konusuna da ciddi takıntılı biri olarak ilk defa runflat lastik kullanıyorum, normal lastiklere göre biraz daha sert bir süspansiyona sahip olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim, ayrıca bilmiyorum doğru bir tecrübe mi ama havası normal lastiğe göre daha uzun süre kalıcı gibime geldi.
Lastik Basınç Göstergesi: Daha önceki araçlarımda olmayan bir özellik daha, yaklaşık 1000km önce başıma geldi, aracı çalıştırmamla bu ikazın çıkması bir oldu, lastikler inikken aracın geri görüş kamerası bile açılmıyor, ısrarla size lastikleri şişir diyor :)
8 İleri Otomatik Şanzıman: En sevdiğim şeylerden bir tanesi araçtaki, vites geçişleri sorunsuz, neredeyse hiç hissetmiyorsunuz, 8 ileri olması da yakıt ekonomisi için avantajlı, düşük deviri sağlıyor.
Start / Stop: Makine mühendisi olmama rağmen bir türlü içime sinmeyen bir teknoloji, sevmeye çalışsam da özellikle çok trafiğe girdiğimde hemen kapatıyorum.
Bluetooth: Söylemeye pek gerek olmayan teknolojilerden artık, hemen her arabada var.
Xenon Farlar: Eski aracımda Xenon far yoktu ama gözlerimin çok iyi olmaması nedeniyle piyasadaki en iyi Xenon farklardan biri olan Philips Xenon Far kitini alıp taktırmıştım, ama BMW’ninki yanlış fark etmiyorsam çok daha iyi bir görüş veriyor, bunda aracın daha yere yakın olmasının da etkisi olabilir.
Elektrikli Katlanır Aynalar: Arabayı kilitlediğinizde ve kilit tuşuna uzun süre bastığınızda yan aynalar otomatik olarak hafif üste doğru katlanıyor, daha şık ve spor izlenim katıyor.
Sunroof: Aracı biraz havalı yapan bir özellik, Hyundai ‘de cam tavan vardı ve çok seviyordum, sunroof biraz küçük geliyor başları ama sonradan alışıyorsunuz, özellikle iki kişiyseniz zaten size çok farklı gelmeyecek.
Geri görüş kamerası: Müthiş çalışıyor, ince ayarlardan lastiklerinizin yönüne göre aracın nereye gideceğini ayarlarsanız benim gibi geri gitme özürlüler için müthiş iş yapıyor. Aracı tercih etmemde bile etken oldu diyebilirim.
Park sensörleri: Hem arka hem önde park sensörleri var, yaklaştığınız mesafeye göre bip veriyor, sürekli bip 40cm demek.
3 farklı direksiyon sürüş modu: İşte burada BMW farkını ciddi görüyorsunuz. Ekonomik, konfor ve spor modları arasında sanki başka araçlar kullanıyormuşsunuz kadar performans farkı var. Spor modunda araç yüksek devirde ve gaz tepkisi çok hızlı olacak şekilde çalışıyor, tabii daha çok yakıt harcıyor…
LED gündüz farları: Bu konuda Audi ve BMW ‘yi tek geçiyorum, farlara konumlandırılmaları çok iyi gündüz farlarının.
Spor Süspansiyon: M Pakette olan bir özellik, spor araç için özelleştirilmiş yaylar ve sonucunda daha iyi ol tutuşu sağladığını iddia eden daha alçak bir araç, tabii konfordan biraz feragat ediyorsunuz burada.
Keşke olsa dediklerim:
Sürücü tarafı çok yönlü elektrikli koltuk: Bu özellik yok, bence büyük eksi BMW için.
Anahtarsız Giriş: Hyundai ‘den çok alıştığım ve aradığım bir özellik.
Elektronik park freni: Dizayna önemli etki edebilirdi, ama sanıyorum burada yanlamayı seven BMW fanboyları düşünülerek kaldırılması düşünülmüyor.
Dahili Navigasyon: Hala 2011 ‘den kalma Tomtom ‘umu kullanmak zorunda olmak güzel değil.
Hız Sabitleyici: İnanılmaz ama yok.
Tasarım
BMW ‘nin çirkin çocuğu diyorlar 1 serisine, biraz katılmakla beraber bence önden görünüşü çok güzel. Arkadan biraz Polo farlarına benzediğini ben de kabul ediyorum ama M paket çok fark ettiriyor. Klasik BMW böbrekleri, farların ve gündüz farlarının konumlandırılması dış görünüşte ciddi bir fark yaratıyor. İç kısımda ise yine klasik BMW konsolunu görüyorsunuz, 1 serisi de alsanız 3,5 de alsanız çok benzer klasik bir konsol sizi karşılıyor. Burada gösterge panellerinde ve kontrollerde çok janjandan kaçınılmış, sadece bir görünüm tercih edilmiş, çok fazla buton yok, temel sürüş keyfine biraz daha önem verilmiş gibi görünüyor.
Kapı içlerinde hexagonal kumaşın esintilerini görüyorsunuz, araç ne renkse kumaş da gri ve o renk ağırlığına sahip, bu kapı kollarının tasarımıyla beraber spor bir görünüme yol açıyor. Kumaş yıllar geçse de sanki açılmayacak gibi bir izlenim verdi, bunu göreceğiz tabii. İç malzeme kalitesi mükemmel değil ama yeterince iyi. Direksiyon hissi harika, yumuşak, elde tutuşu güven veriyor, malzemesi de oldukça kaliteli. Üzerinde çok fazla tuş yok, genel ses ve telefonla ilgili basit tuşlar var. Kapı sesi VW Golf gibi olmasa da (Sözlükçülere selam) gayet tok. Sunroof manuel olarak elle açılıp kapanıyor, bu Hyundai elektroniğe alışmış olan ben için başlarda garip gelse de alışması çok kolay ve sanki daha güzel :) Klima otomatik olarak sağ ve sola farklı derecelerde hava sağlayabilecek şekilde dizayn edilmiş, bana pek yeterli gelmedi, daha iyi olabilir diye düşünüyorum, özellikle alt hızlarda yetersiz, artırmak gerekiyor, artırdıkça da ses düzeyi artıyor. Vites kısmı bir tasarım harikası bence, o hafif yamuk dizayn edilmiş tutuş çok hoş bir görünüm sağlıyor, sağ alttaki yuvarlak kontrol kısmı da BMW klasiği olanlardan, hemen alışıyorsunuz. Araçta bardak vs koyma alanları biraz az, daha fazla olabilirdi diye düşünüyorum, saklı bölmeler ne kadar fazla olursa araç o kadar toplu görünüyor, ben iç görünüşü pek bozmak istemeyenlerdenim o yüzden içine koyduğum her şeyi saklama yanlısıyım ama açık boşluklar fazla, bu yüzden de araç dağınık görünebiliyor.
Sürüş
BMW almamda en önemli etken olan arkadan itişten bu kısımda bahsetmek istiyorum. Daha önce arkadan itişli bir araba kullanmadıysanız – ki ben kullanmamıştım – gerçekten başka bir deneyim. Sanki biri sizi arkadan itiyor gibi hissediyorsunuz ve bu performansı hissetmek çok güzel. Aracı tüm modlarda ve farklı hızlarda deneme şansım oldu, özellikle otobanlarda tabii daha rahat bu testleri yapabiliyorsunuz. Yalnız şundan da bahsetmeden geçemeyeceğim, sanıyorum BMW 1 sahipleri genellikle genç oldukları için olsa gerek yolda pek çok BMW 1 sürücüsü beni selektör ve farklı işaretlerle yarışa davet etti, benim hiç o taraklarda bezim yok ama siz de alırsanız yaşayacağınıza eminim. Sıfır araçlar ilk 10bin kilometrede çok zorlanmamaları gerekiyor, özellikle ani hızlanmalardan kaçınmanızı öneririm, ama tabii her araç alan insan gibi siz de eminim hız testi yapacaksınızdır. Ben de ilk uzun yolculuğum sırasında Aydın’a giderken İzmir – Aydın otobanında yapabildim ancak, gece 3 civarı olunca yol bomboştu, ben de biraz yüklendim gaza, 8 ileri olmasının ciddi avantajlarını hız sırasında görüyorsunuz, araç hızlı hızlanıyor ve 180km/saat hız civarında bir ileri daha vites atıyor ki bu beni ciddi şaşırttı. 195km/saat hız civarında bir hız limitleyici var, buranın üstüne çıkmak çok mümkün değil yokuş aşağı olursa ancak gibi veya forumlarda göreceğiniz gibi chip taktırmanız gerekiyor. Ben çok hız seven biri olmadığım için daha çok performansa, hızlı hareketlere önem veriyorum ki bu araçta da fazlasıyla gaz tepkisini hissediyorsunuz. Özellikle tek şeritlerde araç geçerken gaza biraz yüklendiğinizde arkadan itişle beraber geçişiniz kolay ve güvenli oluyor. BMW 1.18i ‘de yaklaşık 175 beygir gücü var, yeni makyajlılarda 1.20ler artık bu beygir gücünde, bu önemli beygir gücünü de hemen hissedeceksiniz zaten. Sürüşünün çok çok zevkli olduğunu söyleyerek bu bölümü noktalayayım.
Güvenlik
Hepimiz için en önemli kısım. Baktığım tüm araçlar 5 yıldızlı araçlardı, Alman teknolojisini çok seven biri olarak bu konuda kendimi çok rahat hissettiğimi söylemek istiyorum, araç hızlıyken bile beni sarsmayan süspansiyonunu rahatlıkla övebilirim, frenlerin performansı da oldukça iyi. Aracı almadan önce bir BMW kullanan arkadaşım bana şöyle demişti: “BMW al, pişman olmazsın, basınca gider, basınca durur.” Kesinlikle katılıyorum, freni de gazı da çok iyi. Zaten araştırırken aracın şasisiyle pek çok görsel göreceksiniz, bu da içinizin rahat olmasını sağlayacak.
Yakıt Tüketimi
Geldik önemli bir kıstasa. Aracın fabrika verileri şu şekilde:
Şehir içi: 7.4 litre
Şehirler arası: 4.8 litre
Ortalama: 5.7 litre
Bu benim önceki arabamdan daha iyiydi, ben de açıkçası 8 ileri vites olunca daha düşük devirde gideceğim için yakıt tüketimini azalmasını bekliyordum, ama burada unuttuğumuz bir şey var; daha hızlı gidiyorsunuz. Altınızda BMW olunca daha hızlı gidiyorsunuz, daha performanslı kullanıyorsunuz, bu da yakıt tüketimini tabii ki artırıyor.
Şu anki ortalama yakıt tüketimim: 7.8 litre
Önceki aracımda yaklaşık 7.3 litrede iken aracı satmıştım, bunda biraz daha yüksek olacağını tahmin ediyorum, bu tabii sürücünün sürüş şekliyle birebir ilgili, ben çok ani hızlanan ve makaslar atarak ilerleyen biri değilim, babamdan gördüğüm gibi konforu yüksek standartlarda tutan, ani hızlanma ve frenlerden kaçınan, fren yapmak yerine ayağını gazdan çeken bir sürücüyüm, dolayısıyla daha performanslı bir sürüşte çok daha yukarıya çıkacağını öngörebiliriz. Bu arada araçta 2 kişi olduğumuzu da ekleyeyim, yükle de ilgili sonuçta bu.
Güncelleme 25.04.2017
Çok fazla otomobil kullanan biri değilim, yaklaşık 2 yıl geçti ve henüz 17000km yaptım, 2 yılda bu yazıyı yazarkenki hislerimden hiç bir kayıp olmadığını söyleyebilirim, tam aksine BMW 1 serisini herkese tavsiye etmeye devam ediyorum. Daha az önce 9 saatlik bir yolculuktan geldim, performans olarak hiç bir kusuru yok, hızlanma, frenler muazzam. Uzun yol olmasına rağmen çok şikayet edilen konforla ilgili de hiç bir sızlanmam yok, ne belim ağrıyor ne de ayaklarım. Yakıt tüketimi de ortalamada 8litre şu anda, çok az yakan bir araç değil ama zaten hızlı gitmek istetecek bir araç, dolayısıyla ne kadar performans o kadar yakıt normal olarak. Yol tutuşu en sevdiğim artılardan, özellikle yokuş ve virajlı yollarda neredeyse her araca kafa tutabilecek bir performans sergileyebiliyorsunuz.
Sonuç
Artılar:
– Sürüş zevki
– Güven hissi
– Rahat ve kolay kullanım, sürüş pozisyonu
– Far performansı
Eksiler:
– İç malzeme kalitesi daha iyi olabilirdi
– Arka kısmın tasarımı
– Anahtarsız Giriş
BMW 1.18i ‘nin vereceğiniz parayı kesinlikle karşıladığını düşünüyorum. Karşısında olan rakipleri sürüş zevki konusunda silip süpüren bir araç, arkadan itişli olması büyük avantaj. Siz eğer yolcuysanız belki çok büyük fark hissetmeyebilir ve daha konforlu araçları tercih edebilirsiniz ama konu sürüşe gelince BMW bu konuda şu anda rakipsiz. Aldıktan sonra da keşke Volvo V40 alsaydım veya Mercedes A AMG alsaydım gibi bir düşünceye girmedim ki bu beni en çok korkutan konulardan biriydi. Yakıt tüketimi çok yüksek değil, konforu evet daha iyi olabilirdi ama sonuçta M paket olduğu için ve lastikler runflat olduğu için bunu da anlayabiliyorum.
Bu paraya alınabilecek en zevkli araba
- Konfor 70%
- Sürüş Zevki 90%
- Motor Gücü 90%
- Yol Tutuşu 80%
- Fiyat/Performans 80%
5 comments
Öncelikle sizi tebrik ederim çünkü siteniz, yazılarınız ve fotoğraflarınız gerçekten çok güzel ve beğenerek takip ediyorum. Aracınızda bulunan ön park sensörü için extra bir ücret ödediniz mi alırken? Zira yakın zamanda 1.16i M sport paket alacağım ve baktığım araçlarda ön park sensörü bulunmamakta ve önü uzun olan bir araç için bu çok büyük bir eksi benim gözümde. Aldıktan sonra takırma olasılığım var mı bu konuda bilginiz var mı acaba? Diğer bir konu olarak sizin belirttiğiniz hız sabitleyici sanırım serviste 250 euro civarında bir tutara taktırılıyor diye duymuştum. eğer isterseniz bi araştırın derim.
Merhaba, çok teşekkür ederim her şeyden önce. Orijinal hariç ekstra bir aparat yok araçta, ön park sensörüm de yok :) Önü uzunmuş gibi düşünmeyin, ben de öyle düşünüyordum ama kullanırken hiç öyle bir şey hissetmiyorsunuz. Sonradan tabii ki taktırılabiliyordur eminim, hız sabitleyici de öyle hayat memat meselesi olmayınca çok sorun olmuyor, araç çok çok güzel o yüzden bunları gözardı edebilirsiniz.
Ben Erinç :) Hayırlı olsun Tahirciğim :) Daha iyilerine layıksın…
Merhaba aynı aracın Urban Line donanım versiyonuna sahibim.
Aracımdan çok memnunum. Urban line almamdaki sebep bahsettiğiniz
eksikliklerin bir kısmının urban line da giderilmiş olmasıydı. Örneğin aracın orjinalinde
hız sınırlayıcı ve hız sabitlyici var. diğerlerinde sadece sınırlayıcı bulunmakta. 17" Jant
ve run flat lastikler var. Bunun yanında deri-kumaş karışık koltuklar ve koltukta kullanılan derinin renginde aynalar ön
panelde böbrek ızgaralar aynı renkte. tamponlarda aynı renkte çıtalar bulunmakta. Extra olarak ta iç aydınlatma paketi standart diğerlerinin
hiçbirinde bulunmuyor malesef. Aracı kumandasından ilk açtığınızda içini masmavi veya kırmızı yapıyor bu
donanım. Ayrıca gece oldugunda da yine içeriye aynı ortam aydınlatmasını sunuyor. yani kolunuzun üstüne aracın içine isterseniz kırmızı isterseniz
mavi aydınlatma düşüyor. Bunlar ayak bölümünde emniyet kemeri üzerinde airbag lerde iç kapı kollarında mevcut. Araç yine 1.18i 170 HP.
Bahsettiğiniz bir noktayla ilgili bilgimi aktarmak isterim. Aracın ilk 10 sürüş saatinde isterseniz serviste isterseniz
özel serviste isterseniz sırf bu işi yapan kişiler menüden sınırlama iptalini yapabiliyorlar ve araç o zaman 260 km
hıza ulaşıyor. Ayrıca yine belirttiğiniz hızda kalmaması lazım. Limitör iptali olmayan 118i 225km hıza ulaşabiliyor.
Sizin bahsettiğiniz 195km son hız 116d için geçerli. Bir önerim de aracınıza hız sabitleyici taktırıp kodlamasını yaptırmanız
olacak. Zira bu araçlar çok güçlü makineler ve ayak ile kontrolde yakıtları çok değişiyor. Size şöyle örnek vereyim arkadaşımda sport line
modeli var ve onda hız sabitleyici yok. İddiaya girerek İzmirden Didim e uzun yola çıktık. Onun aracı 116i. 136 HP. kim daha az yakacak yarışına girdik ve
onun seyahat ortalaması 7,0 benimki 5,8 lt. ayaka ile istemsiz de olsa fazla gaz veriliyor bu araçlarda ve hemen yakıta yansıyor.
Bir de uyarım olacak bu araçlarda motoru kapatınca otomatik olarak P ye alıyor şanzımanı ve el frenini çekseniz de ayağınızı frenden çekince sanki 2 cm oynuyor araç.
bunu yaşamak istemiyorsanız, aracı park edince önce N ye alın el frenini çekinsonra P ye alın en son motoru kapatın
böylece yük şanzımanda değil el freninde olacaktır. Bir diğer tavsiyem de kırmızıda beklerken siz de benim gibi Start Stop u kapatanlardansanız araç sürekli
kavramada kalacağından debriyajı daha çok kullanacaktır. uzun bekleme yapacaksanız ya start stop u kullanın
veya dururken N ye alın. Ayak frende iken Unlock tuşuna basmadan N ye ve D ye alabiliyorsunuz. Unlock tuşunu sadece R konumunda ve ilk çalıştığında P den çıkmak için istiyor.
Eğer dururken N ye alırsanız tekrar D ye almayı unutmayın bazen ben unutabiliyorum çünkü. Bir makina mühendisi olarak naçizane tavsiyemdir. saygılarımla… =)
Ener SOYDAN
Ener Bey,
Ben de makine mühendisiyim, yazdıklarınız çok bilgilendirici, çok teşekkür ederim, okuyanlar da çok faydalanacaklardır…