Senin de Fark Etmediğin Gizli Gücün Ne?

Neden bazı insanlar çok başarılı olurken diğerleri o kadar başarılı olamıyor? Sadece daha fazla mı çalışıyorlar, yoksa bilmediğimiz gizli bir şey mi var? Eğer şimdiye kadar başarıya ulaşmanın yalnızca sıkı çalışmayla ilgili olduğunu düşünüyorsanız, bir kere daha düşünmenizi öneririm. Çünkü burada gözden kaçan büyük bir gerçek var: ayrıcalıklı avantaj.

Ayrıcalıklı Avantaj Nedir?

Başarılı olan insanların çoğu, farkında olmasalar bile, belirli avantajlarla yola çıkıyorlar. Bu kavram İngilizcede “unfair advantage” olarak geçiyor. Ben bunu Türkçeye “ayrıcalıklı avantaj” olarak çevirmeyi tercih ettim, çünkü “haksız avantaj” olumsuz bir çağrışım yapıyor.

Bugün size ayrıcalıklı avantaj kavramını ve bu avantajların nasıl başarıya dönüştüğünü anlatacağım. Ayrıca, kendi hayatımdaki en önemli avantajları nasıl kullandığımı da sizlerle paylaşacağım. Belki siz de hayatınızdaki bu gizli avantajları fark edecek ve kendi hikayenizi yazabileceksiniz.

Kişisel Deneyimim

Ben Tahir. Makine mühendisliğiyle başladığım yolculuk, girişimcilik ve e-ticaret gibi çok farklı dünyalara açıldı. 11 farklı işte çalışarak birçok deneyim kazandım ve her adımda yeni bir şeyler öğrenmeye devam ediyorum. Bu kanalda hem kariyerinizi çok yönlü bir şekilde nasıl geliştirebileceğiniz hem de iş-yaşam dengesini kurmanın farklı yollarını birlikte keşfediyor olacağız.

Zihinsel Yaklaşımın Önemi

Ayrıcalıklı avantaj konusuna girmeden önce, zihinsel yaklaşımdan bahsetmek önemli. İki tip zihinsel yaklaşım var:

  1. Gelişim Zihniyeti (Growth Mindset): “Öğrenmeliyim, anlamalıyım, ben de yapabilirim” diyorsanız, doğru yoldasınız. Bu zihniyet sizi sürekli öğrenmeye, fırsatları fark etmeye ve avantajlarınızı keşfetmeye yönlendirir.
  2. Sabit Zihniyet (Fixed Mindset): “Ben zaten yapamam, param yok, ne şanslı hayatlar var” diyorsanız, bu zihniyetten çıkmanız gerekiyor. Bu düşünce tarzı avantajlarınızı fark etmenizi engeller ve başarıya ulaşmanızı zorlaştırır.

MILES Framework: Başarının Anahtarları

Ayrıcalıklı avantajları anlamak için MILES Framework’ü kullanabiliriz:

M – Money (Para)

Para yalnızca bir araçtır, asıl önemli olan onu nasıl kullandığınızdır. Warren Buffett’in dediği gibi, “İşi bıraktığınız zaman eğer 18 ay sonra hala cebinizde para varsa, banka hesabınızda para varsa, buna paranız var diyoruz.”

Örneğin, Bill Gates varlıklı bir ailede doğdu ve erken yaşta bilgisayarla tanıştı. Bu, onun risk alabilme yeteneğini artırdı. Ancak, kaynakların kısıtlı olması da bazen insanlara girişim ruhu verebiliyor.

Kendi deneyimimden örnek vermek gerekirse, ailem öğretmendi ve belli bir kaynak kapasitesine sahipti. Ben büyüdükçe bu durumu avantaja çevirmeye çalıştım. Fotoğrafçılık yaptım, web tasarım işleri yaptım ve bunları paraya dönüştürmeye çalıştım.

I – Intelligence (Zeka)

Albert Einstein’ın dediği gibi, “Zeka, bilginin sınırlarını bilmekten geçer.” Zeka, problemleri saptayabilme ve çözebilme yeteneğidir. Araştırmalara göre, IQ yüksekliği genellikle ekonomik durumun ilerleyen yıllarda daha iyi olmasıyla ilişkilendirilir.

Bill Gates örneğine dönersek, onun zekası lise yıllarında fark edilmiş. Problemleri sınıf arkadaşlarına göre daha hızlı çözmeye başlamış ve yüksek IQ’su tespit edilmiş.

Kendimden örnek vermek gerekirse, makine mühendisliği eğitimim bana analitik düşünme, detayları merkeze koyma, veri üzerinde çalışma ve iyi matematik becerileri kazandırdı. Bunların hepsi hayatımın çeşitli noktalarında bana avantajlar sağladı.

Eğer zeka konusunda kendinizi geliştirmek istiyorsanız, odaklanın, soru sorun, bol bol deneyin, yanılın ve çalışın. Odaklanmanın en önemli yöntemi budur.

L – Luck and Location (Şans ve Mekan)

Doğduğunuz yer ve yaşadığınız çevre başarınızı etkileyebilir. “Coğrafya kader midir?” sorusu burada akla geliyor.

Bill Gates, Amerika’nın Seattle eyaletinde doğdu ve Lakeside adlı bir okula gitti. Seattle, Amerika’nın en gelişmiş yerlerinden biri. 13 yaşında, o zamanlar dünyanın en nadir bilgisayarlarından biriyle tanıştı.

Kendi deneyimimden örnek vermek gerekirse, ben ticareti ve girişimciliği İstanbul’un Sirkeci semtinde öğrendim. Sirkeci, yıllardır ticaretin merkezi olduğu için “Kurtlar Sofrası” olarak bilinir. Hem ticareti hem de e-ticareti öğrenme fırsatı yakaladığım için kendimi şanslı addediyorum.

Ancak, “Benim şansım yok, doğru mekanda değilim” demek yerine, şansınızı kendiniz yaratabilirsiniz. Okuyun, araştırın, yeni insanlarla tanışın, network yapın, dışarı çıkın. Evde oturup hiçbir şey yapmadan “Ben şanssızım” demek, sabit zihniyete girer.

E – Education and Expertise (Eğitim ve Uzmanlık)

Nelson Mandela’nın dediği gibi, “Eğitim, bir insanın dünyayı değiştirme yeteneğini ortaya çıkarır.” Prestijli bir okulda okumak, size baştan bir adım öne geçirir.

Türkiye’den örnekler vermek gerekirse, Boğaziçi, ODTÜ, Koç veya Sabancı Üniversitesi’nde okumak, insanı baştan bir adım öne geçiriyor. Bu okullardan mezun olmak, iş bulmanızı kolaylaştırıyor, mesajlarınıza daha kolay cevap almanızı sağlıyor ve güçlü bir network oluşturmanıza yardımcı oluyor.

Bill Gates örneğine dönersek, Harvard’a gitti. Harvard, dünyanın en iyi üniversitelerinden biri. Burada aldığı eğitim ve kazandığı deneyimler, onu farklı uzmanlıklar kazanmaya yönlendirdi.

Kendi deneyimimden bahsedersem, Yıldız Teknik Üniversitesi’nden makine mühendisliği mezunuyum. Daha sonra MBA yaparak pazarlama alanında yüksek lisans yaptım. Pazarlamada öğrendiğim yönetim stratejileri, proje yönetimi, insan yönetimi ve hatta paketleme bilgileri, hayatımın geri kalan bölümlerinde bana müthiş faydalar sağladı.

S – Status (Statü)

John Maxwell’in dediği gibi, “Statü size kapılar açabilir, ama o kapıdan nasıl geçeceğiniz sizin kim olduğunuzu gösterir.” Statü varsa, insanlar size bakıyor, merak ediyor, tanışmak istiyor, çalışmak istiyor ve kapılar tamamen açılıyor. Buna popülerlik, ünlülük, hatta “influencer”lık bile diyebiliriz.

Bill Gates örneğine dönersek, Microsoft’un kurucusu olması ona her kapıyı açıyor, sayısız iş fırsatı sunuyor.

Kendimden örnek vermek gerekirse, şu anda Teknosa’da çalışıyorum. Teknosa gibi büyük bir şirkette e-ticarette çalışmak, benim için birçok kapı açıyor. İstediğim şirketle görüşebiliyor, üniversite konuşmalarına davet alabiliyorum. Bu da beni “istenen” bir hale getiriyor.

Sonuç ve Öneriler

Tüm bu anlattıklarımdan çıkardığım dört temel madde şunlar:

  1. İyimser ol, meraklı ol, sürekli öğren.
  2. Para çok önemli, risk almanı sağlıyor. Yeni projelere cesaret edebilmeni sağlıyor. Giderlerini azalt.
  3. Seni besleyecek arkadaşlıklar kur ve büyüt.
  4. Ayrıcalıklı avantajının farkında ol ve keskinleştir.

Unutmayın, herkes Bill Gates olamaz. Önemli olan kendi ayrıcalıklı avantajlarımızı bulmak, keşfetmek ve bunları en iyi şekilde kullanmak. Belki de Bill Gates’in erken erişim imkanı bulup yeni dünya yarattığı bilgisayar, sizin için farklı bir alanda olabilir. Önemli olan onu bulmak ve değerlendirmektir.

0 Shares:
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

You May Also Like
Devamını Oku

Caner Demir Kimdir?

Türkiye ‘de fotoğrafçılık gün geçtikçe gelişiyor mu tartışıladursun, her alanda olduğu gibi fotoğrafçılıkta da işini iyi yapan fotoğrafçılar…
Devamını Oku

Sigma 35mm F1.4 DG HSM İncelemesi

Yazı İçeriği Hide Canon’a Canon, Nikon’a Nikon Takılır Diyenlerden Misiniz?Hangi 35mm?Lens Gövdesi:Performans ve Deneyim:Sonuç: Bir çoğunuzun bildiği gibi…
Devamını Oku

Fuji X30 vs DSLR Karşılaştırması

Yazı İçeriği Hide Sensör:Hacim:ISO Performansı:Lens:Netleme ve Hız:WI-FI:Vizör:Fiyat/Performans:SONUÇ: Günümüzde fotoğrafı yakalamak için fotoğraf makinenizin her an yanınızda olması gerekiyor.…