Eğlence sektörünün en büyük parçalarından olan spor faaliyetlerini bize aktaran Spor Foto Muhabirliği, Basın Fotoğrafçılığının bir alt dalıdır ve konusu spor ile alakalı olan her unsurdur. Bunların en önemlileri sporcular, kulüp ve yöneticiler olabileceği gibi taraftar, top toplayıcısı gibi birçok unsur bu alana dahil edilerek bu unsurlar artırılabilir. Yeter ki haber niteliği taşısın.
Dolayısı ile spor foto muhabiri sadece oyunları değil antrenmanları, kampları, toplantıları, kurul ve genel kurulları takip etmek zorundadır. Bunun için de genelde her ajansta her spor kulübü ayrı ayrı foto muhabirlere zimmetlenir; tabiri caiz ise de bu foto muhabir kendi sorumluluğundaki o kulüple yatar kalkar. Bu dalda kesinlikle kulüp ve oyuncular hakkında detaylı ve sürekli bilgi dolayısı ise çok iyi tecrübe sahibi olmak gerekir, bu personeli değiştirmek zordur. İzinlerini bile kulüplere göre ayarlarlar, izinlerinde bile kulübü ile sıkı diyalog içindedirler, önemli bir gelişme olduğunda hemen izni kesip dönmeleri gerekebilir. Bunun sonucu olarak da ajanslarda basın fotoğrafçılığı bölümünde kadrolu çalışan tek alt birim spor foto muhabirleridir.
Spor foto muhabirinin işi herhangi bir etkinlikten çok ama çok önce başlar ve etkinlik bittikten sonra da devam eder, çünkü ajans bu muhabirden hikâyenin her aşaması ile belgelenmesini isteyecektir. Dolayısı ile de spor fotoğrafçısının en önemli özellikleri çevresine duyarlılığı, analiz yeteneğinin gelişmiş olması ve hızlı reflekslere sahip olmasıdır.
Spor Foto Muhabiri çekim yapacağı spor disiplinine uygun ekipmanı yanında bulundurmak zorundadır. Mesafeye ve takip ettiği etkinliklere göre (öncesi ve sonrası da dahil) odak uzaklıklı lenslerinin tamamını yanında taşır. Genelde düşük ışık koşullarında çalıştıkları için kullanılan makineler yüksek isolarda iyi imaj veren, burst modunda saniyede en fazla kare çeken gövdelerdir; lensler de aynı şekilde doğa koşullarından etkilenmeyen hızlı lenslerdir.
Örneğin: Günümüzdeki makinelerde Canon EOS 1dx veya 1dMk4, Nikon D4 gibi peşpeşe yüksek sayıda seri çekim yaparken imaj kalitesinden de ödün vermeyen gövdeler tercih edilir. Bu gövdelerin en önemli diğer bir özelliği de hava ve çevre koşullarından etkilenmeyecek şekilde yalıtılmış olmalarıdır. Makine tercihini bu şekilde yapan foto muhabirimiz lenslerde 400mm, 500mm, 600mm odak uzaklıklarında ve f2 / f2,8 diyaframlarda olan ve son derece kaliteli, tutarlı bir o kadar da pahalı teçhizatlar tercih etmek zorundadır. Sadece gövde ve lens değil fotomuhabirin çantasında ses kayıt cihazı, her gövde için 2-3’er adet çok hızlı yedek hafıza kartı ve 2-3’er yedek pil bulundurmalıdır.
Örneğin, bir futbol maçını çeken foto muhabir hızlı (açık diyaframlı) 300mm – 600mm arası aralıkta lensler kullanırken, Formula 1 yarışını çeken bir spor muhabiri yerine göre en az 600mm kullanmak zorunda kalabilir. Dolayısı ile spor fotoğrafçısı yapacağı çekimi daha önceden bilmeli ve kendini o çekime uygun donanım alarak hazırlamalıdır. Çoğu zamanlarda açık diyaframdan ödün verilmez; dolayısı ile direk uzak odaklı lens tercih edilir; bu odağı yakalamak için 2x teleconverter tercih edilmez. Çünkü teleconverter ucuz bir çözüm olsa da diyaframı kendi çarpanı ölçüsünde kısmasının yanında netleme hazındaki performansı de düşürür. Bu durumda Formula 1 yarışının kopma anındaki bir geçişte netleme yapamaz ise foto muhabirin tüm yarış boyunca çektiği belki 30-40 tane güzel fotoğrafın bir önemi kalmayacaktır.
Bu teçhizatlar genelde çok pahalıdır. Bunların temin edilmesi ajanstan ajansa değişir; ajans tarafından direk alınıp foto muhabire zimmetle verebileceği gibi, foto muhabir adına toplu alır ve maaşından uzun vadelerde kesebilir. Malzemenin seçiminde spor foto muhabirinin yapacağı liste baz alınır. Nadiren bazı ajanslar kendi makineni getir diyebilir. Kadrolu çalıştırılan bu dalda ekipman alınırken limit konmayan tek birim yine bu birimdir. Genelde de foto muhabir meslek hayatına özellikle kendini ve işini kanıtlayana kadar kendi aldığı ekipman ile başlar.
Bir foto muhabirin futbol maçlarında genelde 2 tane gövde ile çalışması yeterlidir. Çok önemli maçlarda 3. Bir kamerayı da kale arkasına mini tripod üzerinde ve uzaktan kumanda ile çalıştırabilirler. Bu açı golün olma şeklinde özel bir kadraj açısına sahiptir, izlenimi keyiflidir. Burada kullanılan tetikleyiciler bile yüksek özellikli olmak zorundadır. Örneğin UEFA maçlarından önce kullanılacak tetikleyicilerin hangi banttan iletişim kurduğuna kadar bildirilmesi istenebilir. Genelde bu tip spor müsabakalarında her gövdeye bir lens olacak şekilde çalışmak zorundadır, çünkü spor foto muhabirliğinde olaylar ani geliştiği için lens değiştirme gibi bir lüksü olamaz.
Spor fotoğrafçısının çoğu zaman teknik veya kadraj ayarlamaya vakti olmaz. Duyguyu veya olayı düzgün aktarması yeterlidir. Dolayısı ile bu iş mahkeme katipliği gibidir, önemli olan olayı belgeleyebilmektir. En önemli şey olayı veya anı kaçırmamaktır, bir olay olduğu zaman spor fotoğrafçısı onu fotoğraflamış olmalıdır. Spor fotoğrafçılığında en son gereksinim kompozisyondur. Spor fotoğrafında her zaman hareketin tamamı gösterilmez, olayı anlatırken bazen hareketi gösterip kalanını soru işareti olarak bırakmak da anlatımı kuvvetlendirir. Bunun yanında spor foto muhabirinin bir gözü ve kulağı her zaman tribünde olmalıdır, tribünde olabilecek anlık bir olayın da fotoğrafı mutlaka muhabir tarafından çekilmiş olmalıdır. Spor foto muhabirinin etkinlikte bulunma amacı her detayı almaktır, “ben göremedim” gibi bir cevap lüksü yoktur. Çekimleri yaparken önemli önemsiz demeden hemen her pozisyonu çekmelidir, başta basit gibi görünün bir pozisyon maçın kırılma anı olmuş olabilir. Oyun kadar oyundan önce ve sonra olan olaylar da belgelenmelidir. Olayları anlatırken, İngilizcedeki present perfect tense gibi yapanı görmeye gerek yoktur, etkiyi vermek yeterlidir; örneğin: otobüsün kırılmış camları, yerinden sökülmüş ve sahaya atılmış oturaklar. Tele lenslerin en büyük özelliği yığılma etkisidir; bunun sağladığı en güzel avantajı da sporcu ile taraftarı yan yana getirebilmesidir, bu kreatif çalışmalar çıkarmanıza olanak sağlar. Ayrıca maçın boşluk anlarında taraftar içerisinden ilginç görüntüler alınması, genelin sunumu yapılırken yemeğin baharatı gibi tat katar.
6 comments
Paylaşımınız için teşekkürler.. Kaliteli paylaşımlarıınızın devamını bekliyoruz. Kolay gelsin!
vakit ayırıp okuduğunuz için teşekkür ederim. devamı gelecek
merak ettiğim bir konuydu, teşekkürler.
Ben teşekkür ederim, Harun bey
Çok zor bir meslek olduğunu düşünüyorum.
Merhaba , geçen bir futbol karşılaşması vardı gece ve dört yandan aydınlatmalı sahada. Elimde em5+ 60mm 2.8 makro vardı. İnanır mısınız bu kadar iyi sonuç alabileceğimi düşünmemiştim. Perde hızını 1/150, isoyu da 3200 yaptım. Oluşan kumlanma diğer dslr'daki gibi rahatsız edici değil aksine hoşuma gitti. Işık az ve akşam vakti yapay ışıklandırma olmasına rağmen alınan sonuç çok iyiydi. Siz ne dersiniz bu duruma?