Başlık biraz uzun oldu farkındayım ama sadece Sony Alpha 99 İncelemesi demek içime sinmedi çünkü gövdeye takılı öyle bir lens var ki bakan bir daha bakıyor. Hem çok iyi performans sunuyor hem de tipiyle kendine hayran bırakıyor. Aynı zamanda bir Sony Alpha 77 kullanıcısı olarak yazacağım alttakileri, çok teknik bir anlatıma girmektense kullanıcının işine yarar yönlerini değerlendireceğim.
Sony Alpha 99 İlk Bakış / Gövde Kalitesi
Tabiri caize taş gibi gövde. Sony A99‘u test ettiğim dönemde evde Nikon D600’üm, Canon EOS 5D ve Samsung NX20 vardı, bunların hepsi lensi değiştirilebilir makineler ama D600 ve 5D fullframe, o yüzden bu 3ü arasında incelemeler yapabildim. Sony A99’u elinize aldığınızda her şeyden önce çok sağlam bir cihaz aldığınızı hissediyorsunuz. Sony’nin önceki fullframe gövdeleriyle ilgisi olmayan daha yuvarlak hatlar ve daha şık dış tasarım kendini gösteriyor. Alpha logosu bence çok güzel bir logo ve Sony yazısı da gövdeyi oldukça heybetli gösteriyor.
Sol üstte yine mod kadranı var, yuvarlak şekilde olan kadran üstten kilitli durumda, bir çok yeni dönem gövdede bu özelliği zaten bir süredir görüyoruz. Amacı kullanıcı istemeden oluşabilen mod değişimlerini engellemek, ben pek sevmiyorum bu özelliği, bence kullanışlılığı biraz engelliyor ama bu bir standart hale geldi. Bu bölümde klasik modlar var, P-A-S-M-Auto-SCN-Panaroma-10kare ve video modları olarak sıralanmış, yanlarında da 3 tane kişiselleştirilebilir mod var. Ben genellikle M ve A modlarını kullanıyorum. 10 kare modu ne derseniz, saniyede 10 kare alabiliyor bu canavar, RAW çekime alırsanız bu sayı 6ya düşüyor ama yine de Sony bu noktada her zamanki gibi çok iddialı.
Sağ üstte tipik Sony LCD ekranı var, açma-kapama tuşu, ISO tuşu, basamaklama tuşu, LCD aydınlatma tuşu, zamanlayıcı ve arka paneldeki LCD’yi kapatmaya yarayan tuşlar burada konumlandırılmış durumda, en çok kullanılan tahmin edebileceğiniz gibi ISO tuşu.
Üst kısımda hot shoe adaptörü var, evet bu bir farklılık hem de çok çok iyi bir iyileştirme, hot shoe klasik flash girişlerine verilen isim bu arada, Alpha 77‘de burada standart bir hot shoe adaptörü yok dolayısıyla her flaşı kullanamıyorsunuz, Alpha99’da ise standartlaştırılmış bu da evdeki paraflashınızla dahi kolayca senkron edebilmenizi sağlıyor. Buradan kocaman bir artı gidiyor Alpha99’a.
Arka tarafa geçtiğimizde 3″ LCD paneli görüyoruz, burada diğer markaların yeni fullframe gövdelerinden biraz geride kalıyor A99, örneğin D600’de 3.2″ LCD var, bu çok önemli mi, bence değil. Sony zaten ekran konusunda diğer tüm markaların çok çok önünde, hatta eve gittiğinizde ve fotoğrafları bilgisayara attığınızda hayal kırıklığı yaşayabilirsiniz, zaten yeni dönem tüm fotoğraf makinelerinde bu sorun var, gittiğiniz yerde çektiğiniz fotoğraflar, fotoğraf makinesinin LCD ekranında o kadar güzel görünüyor ki evde bakınca “O kadar da canlı değilmiş” diyorsunuz. 1.2milyon nokta çözünürlüklu LCD ekran ve 2.4milyon nokta çözünürlüklü vizör çok etkileyici değil mi? “Vizör nasıl çözünürlüklü oluyor?” diyorsanız elektronik vizör farkı derim, buna yazının devamında detaylıca değineceğim. 3″ LCD’nin 3 yöne dönebildiğini ve bu özelliğin harika olduğunu belirtmeden geçemeyeceğim, özellikle video çekerken müthiş rahatlık. Arka tarafta aynı zamanda film modu için kayıt butonu (meşhur kırmızı tuş), joystick, fonskiyon değiştirme, play tuşu gibi en önemli tuşlar var, tüm tuşları saymıyorum, daha çok kullanılanları sıraladım. Joystick bu sefer diğer Sony’lerden biraz daha yumuşak ve hissi kuvvetli olmuş, Sony PlayStation oynayanlarınız vardır, emin olun tuş çok farklı değil, hassasiyeti A77’e göre çok yükseltilmiş ve tepki süreleri iyileştirilmiş. Zaten arka tarafında A77’e göre hemen hemen bir değişiklik yok. Vizör %100 görüş açısına sahip, burada da rakipleriyle rekabet etmeye devam ediyor Alpha99. Dokunmatik olayına girmemişler, Sony’den böyle bir hamle bekliyordum ben aslında ama daha profesyonel kullanıcıların bunu istemeyeceğini düşünmüş olmalılar.
Gelelim gövdenin ön tarafına, normalde gövdelerin ön taraflarına çok buton konmaz ama sol alt tarafa öyle bir buton koymuş ki Sony, sektörde önemli bir yenilik bence. Özellikle video işi yapanlar buna bayılacak, öndeki butonu kullanarak çekim sırasında ISO’yu değiştirebiliyor, otomatik netleme noktasının yerini seçebiliyor veya işinize yarayacak başka ayarları neredeyse hiç ses çıkarmadan, dolayısıyla videoya makine ayar sesi girmeden yapabiliyorsunuz. Bence çok kullanışlı olabilecek bir başka özellik daha.
http://youtu.be/S6zSYuQpaPg
Kullanılabilirlik / Kontroller
Sony’nin bu noktada biraz fazla karmaşık olduğunu düşünüyorum, çok fazla yenilik yapıyorlar evet ama bu kadarına ihtiyaç duyuyor muyuz? Örneğin seri çekim için ayrı bir mod, panorama için ayrı bir moda ihtiyaç var mı? Neden bunların hepsi bir butona basılarak yapılamıyor? Ben klasik bir fotoğraf makinesi kullanıcısı olarak diyafram/enstantane/ISO’ya rahatça ulaşabiliyor muyum diye bakıyorum öncelikle ve Alpha99’da ulaşıyorum, Nikon govdelerdeki gibi ön ve arkada ayar halkaları bunları sağlarken üstteki ISO tuşu da rahatça erişilebilir bir bölgede. Canon’larda ayarların biri alttaki daire ile yapılıyor, bana çok ergonomik gelmiyor doğrusu.
Menülere gelecek olursak Alpha99 ‘un yine biraz karmaşık olduğunu düşünüyorum, diğer markaların aksine Türkçeleştirmede de ufak tefek problemler var ama temel olarak bu çok fazla özellik menüye eşit şekilde dağıtılmış durumda, çok kafanız karışmadan hemen her şeyi bulabiliyorsunuz.
Genel olarak Sony çok yenilikçi bir firma, başka bir yenilikçi firma da aklıma geldi bu sırada Samsung. İki üretici fotoğraf dünyasını başka boyutlara taşımak istiyorlar ama fotoğrafçılar biraz muhafazakar. Yani temel bir fotoğrafçı ISO- Diyafram – Enstantane üçlüsüne sahip olmak istiyor ve buna en iyi şekilde hükmetmek istiyor, fazlasını çok istemiyor. Sony bunları yapıyor ama o kadar fazla yan özellik ekliyor ki biraz karmaşıklaşıyor iş. Tabii burada düşünce hiç Sony kullanmamış önemli bir kesimi de Sony’e çekmek, bunu da bol özellikle sağlamaya çalışıyor Sony. Kağıt üzerinde baktığınız zaman tüm Sony fotoğraf makineleri en büyük rakiplerinin önünde gibidir, ama gerek alışkanlıklar gerekse elektronik vizör özelliği kullanıcıların son kararlarında etkili oluyor.
Elektronik Vizör, SLT Teknolojisi
Elektronik vizör Sony teknolojili fotoğraf makinelerinin bir getirisi, bir mecburiyet aslında. Yarı saydam aynalı ve hatta aynasız diyebileceğimiz bu teknolojide ayna olmadığı için görüntü de elektronik yardım ile vizöre yansıyor. Bu kimine göre avantaj iken kimine göre bir dezavantaj. Bence en büyük avantajı çok karanlık ortamlarda bile vizörden baktığınızda adeta gece görüşünüz varmış gibi ortamı aydınlık görüyorsunuz, bu netlemeye çok yardım ediyor, en büyük dezavantajı ise tepki süresi optik vizöre göre uzun, yani makine fotoğraf çekmeye birkaç saniye sonra hazır oluyor. Tabii bir de pil ömrü biraz daha az oluyor çünkü neredeyse LCD ekranınız sürekli açık oluyor. Yeni başlayan kullanıcılar için seçim sebebi olabilir, çünkü ekrandan DSLR’ı kumanda edebiliyorsunuz, vizöre gözünüzü dayamanıza hiç gerek yok, klasik bir point&shoot kamera kullanır gibi rahatlıkta LCD’den bakarak çekim yapabiliyorsunuz. Ama ileri seviye bir kullanıcı, özellikle Canon ve Nikon’dan geçiş yapıyorsa ilk planda hiç alışamıyor.
Bu elektronik vizörün kullanım sebebi olan teknolojinin adı SLT bu arada, Single-Lens Translucent demek. Bu teknoloji sadece elektronik vizör getirmiyor, bazı harika avanajları da var, en önde geleni hız. Bu teknoloji sayesinde Sony fotoğraf makineleri diğer rakiplerinden saniyede hep daha fazla fotoğraf çekiyor. Sony’nin bu hızına Canon 1Dx ve Nikon D4 yetişebiliyor sadece, onlar da minimum 15bin TL civarındalar. Alpha 77 saniyede 12 kare çekebiliyor ki en etkileyici yönlerinden bir tanesi bu, ama bence çok güvenilir değil, şöyle ki 12 karenin hepsi net olmuyor, tabii hareketli nesneleri çektiğinizi düşünüyorum. Benzer durum A99′ da da var, 6 kareden genellikle 3.sünün net olduğuna dair çok sayıda fikir var kullanıcıları arasında. Bir diğer büyük avantaj ise tam zamanlı netlik, bunu özellikle video işi yapanlar çok seviyor. Çünkü Sony gövdeler neredeyse tam otomatik olarak netleyebiliyorlar ve bu onları müthiş bir video cihazı haline getiriyor. Her zaman söylediğim şeyi yine söyleyeyim: Sony makinelerle video konusunda ne Canon ne de Nikon boy ölçüşebilir durumda, yanından bile geçemezler, profesyonel kullanımdan bahsetmiyorum. Diyelim ki aile videosu çekeceksiniz ve f/2.8 ve altı çalışmak istiyorsunuz, bunu Sony’de yapmanız çok kolay ama diğerlerinde netlik sürekli kaçacaktır. Sony sürekli netleyen ve çok az çıkaran mekanizması ile bu noktada rakipsiz.
Görüntü Sabitleyici Sistem (IS,VR,OS,VC)
Her marka farklı isim takıyor buna, Canon’da IS, Nikon’da VR, Sigma’da OS ve Tamron’da VC diye geçiyor, mantık hepsinde aynı: Daha net fotoğraf vermek. Net olmayan fotoğrafların sebebi düşük ışık. Düşük ışığa neler neden olabilir? Düşük enstantane, kısık diyafram, ND filtre kullanımı, düşük ISO ve aklıma gelmeyen başka etkenler. Sony bu konuda da yenilikçi, gövdede görüntü sabitleyici bulunduruyor. Bu sayede alacağınız lenslerde bu sistem olmasına gerek olmadığı için lenslerin maliyetleri daha düşük oluyor, benzer bir sistem Pentax gövdelerde de var bu arada, Sony bu konuda yalnız değil. Bu görüntü sabitleyici sistem Canon veya Nikon’un lenslerindeki kadar iyi çalışmıyor evet ama hiç de eksik kalmıyor. En iyi Canon ve Nikon lenslerine 100 üzerinden 100 verecek olursak Sony’nin bu teknolojisine en az 75 verebilirim. Bu sistem özellikle yine video çekimlerinde en büyük yardımcı durumunda.
Diğer Öne Çıkan Önemli Özelikler
Sony Alpha99’da iki tane SD kart girişi var, yeni fullframe çoğu gövdede bulunan bu özellik fotoğrafçıların yedekli çalışmasına neden oluyor ki bu özellik çıktıktan sonra tek SD kartlı fotoğraf makineleri bana güvensiz gelmeye başladı ki zaten sanırım markaların yapmaya çalıştıkları da bu :)
Sony makinelerin bir diğer avantajı Carl Zeiss gibi harika optikleri otomatik netleme ile kullanabilmeniz. Canon ve Nikon’da Zeiss lensleri alabiliyorsunuz ama sadece manuel modda çalışıyor bu da onları fiyatları dolayısıyla pek tercih edilmez yapıyor ama Sony’de böyle bir sorununuz yok, AF ile kullanabiliyorsunuz.
ISO konusuna gelecek olursak; çok detaylı yaptığım testler yok, fotoğrafın çok teknik yönünü hem sevmiyorum hem de sıkıcı buluyorum, bu yüzden testler de bana göre değil, ama kullanıcı deneyimi olarak Sony Alpha 99’un ISO 3200’e kadar rahatlıkla günü kurtarabileceğini gördüm, yeni Nikon D600’den veya Canon 5D Mark III’den hiç de kötü değil. SCN modunda da yeni bir özellik var, elde çekim moduna aldığınızda 6 farklı fotoğraf çekiyor ve bu 6 fotoğraftaki rastgele oluşan kumlanmaları (gren-noise) temizliyor. Dolayısıyla elinizde 6sından da temiz tek bir fotoğraf olmuş oluyor, keşke Sony bunu genele yayabilseydi veya bu özelliği temelde kullanılabilir hale getirseydi. Bazı harika özellikler gizlenmiş adeta, bunu Alpha 77’de de hissetmiştim.
Gelelim çok konuşulan 102 AF noktası olayına. Aslında Alpha99’da 19 AF noktası var, bunların 11i daha hassas olan Cross Type noktalar, bunlara yardımcı olan da asist noktaları var. Toplam 102 nokta ediyor ama 102 AF noktası yok.
Bir diğer güzel özellik GPS‘in dahili olması. Böylece fotoğraflarınızı nerede çektiğinizi fotoğrafların üzerine kaydedebilecek, akıllı telefonunuzdan veya Flickr gibi buna destek veren web sitelerinden görebilecek, istatistik alabileceksiniz.
Sonuç
Sony Alpha99 genelde çok iyi bir makine, Sony kullananlar için uç nokta, Canon ve Nikon’dan geçenler için keşfedilmeyi bekleyen harika bir yer. Yaklaşık 1 yıldır Sony A77 kullanıcısıyım, o makine de harika bir makineydi ama A99 üzerine koyarak gelmiş, eksiklerini de kapatmış, fullframe olması, klasik hot shoe flash adaptör desteği ve sağlam gövdesi beni çok etkiledi. Full frame gövde almak isteyenlerin kafasını biraz daha karıştırması gerekiyor bence. Otomatik netleme kolaylığı, karanlıkta bile rahat netleyebilmesi etkileyici. Bana biraz az pozluyor gibi geldi yalnız, belki daha sonra yazılım ile düzeltilebilir ama sanki 0,5 az pozluyor…Makinenin dinamik aralığı da çok iyi, karanlık-aydınlık bölgeleri iyi dengeliyor ve başarılı sonuçlar veriyor. Elektronik vizör bir seçim kriteri, optik tercihiniz varsa Sony direkt eleniyor ama biraz denemenizi öneririm, önyargılı olmamak gerek, teknoloji insan için var ve daha kolay kullanabilecekseniz neden olmasın?
Sony Alpha 99 + Carl Zeiss 24-70 f/2.8 Vario Sonnar T ile Çekilmiş Fotoğraflar
Altta göreceğiniz fotoğrafların tümü direkt makine JPEG çıktısıdır:
33 comments
Yazının başlığında geçen bir cümle : " gövdeye takılı öyle bir lens var ki , bakan bir daha bakıyor" denmiş…
Ama inceleme metninde iki defa taramama rağmen ÖZEL OLARAK OBJEKTİF hakkında bir bölüm bulamadım…
Lensle ilgili detaylı bir inceleme yapmadım, çekilen fotoğrafların çözünürlüğünden kalitesini anlayabilirsiniz.
O konuda size katılıyorum ama gözden kaçmış olabilir o konu. Eğer istenirse nternetten de özellikleri rahatlıkla bulunulabilir. https://www.youtube.com/watch?v=wibJy9K3yFM
Abi valla ellerine sağlık çok iyi inceleme yapmışsın teşekkürler…
Harika bir inceleme olmuş, kafamdaki çoğu şeyi sildiniz, teşekkürler
Tahir Bey Sony a57 ile ilgili bir incelemeniz var mı? Bu makineyi tavsiye eder misiniz
EISA tarafından yılın slr kamerası seçildi
Kerem Bey, A57'yi incelemedim ama nasıl bir makine olduğunu biliyorum, tavsiye ederim, ama elektronik sensörü tecrube etmeniz lazım önce.
Olmuş bu makine :)
Ben de A99 ile ilgili eksilere değinmek istiyorum. Daha önce A900 kullandım, eksileri A900 e kıyasla yapıyorum, artıları saymakla bitmez. Öncelikle tuş takımı A900 e kıyasla çok kötü , gövde yapısı aynı olmasına rağmen. A900 de sert ve kaliteli bir tuş takımı vardı, A99 da ise her an ezilecekmiş gibi bir his veriyor, eğer çantanızda makineyi arka yüzün üzerine yatırıp bırakıyorsanız dikkati olup bir süre sonra joistik tuşu arızalanıyor. A900 deki titreşim önleme tuşunu A99 da menüden yapıyorsunuz, tabi menüde neler olduğunu ezberleyemezseniz aramanız lazım. Ekranda pil yüzde göstergesi yok, A900 ün pil ömrünün 500-800 arası olduğunu düşününce pili çabuk yiyor, gösterge olmaması nedeni ile 2. hatta 3.pili yanınızdan ayırmayın, her an pil bitebilir. A900 deki Vizörün önünde kapak vardı, tozlanmayı önlemek için A99 vizörü açıkta kalmış kapak yok. Bin başka eksi bana göre, dikey uzun pozlama yapacaksanız, tripota sağlam oturtmanız lazım, 24-70 ile bile dikey çekimde lens makineyi aşağı çekiyor. Sony'ye bugüne kadar bir çok mail attım, sonraki modellerinizde tripot kullanımında makinenin kaymaması için videolardaki 2.delik ve tırnak için yapılan uygulamanın fotoğraf makinelerindede uygulanması için, ama ne yazıkki küçük bir vida değiliği yapmaktan neden kaçınıyorlar anlayamadım. Kullandıkça eksilerini yazarım. Amacım kötülemek değildir, zira bana göre Sony'nin yaptığı en iyi makine. Adamlar bu kez yapmış dedim.Saygılar
Çok teşekkürler Feridun Bey, güzel bilgiler…
Güzel tespitler Teşekkürler …
Müthiş makine…
sayın Tahir bey Sony A99 hakkında makina incelemesi yapabilirseniz iyi olur.
Alıp incelemedim sadece video testlerinden gördüğüm kadarıyla yazıyorum. Video için sony AVCHD ısrar ediyor Canon gibi H 264 kullanmıyor. AVCHD diger codeclere göre soft keskin olmayan sonuç veriyor. Videoda En büyük rakibi canon'un gerisinde kalıyor. Bu kadar özelliği var ama video sonucu başarısız gibi. Sony gibi lider camera üreticisine yakışmamış. Ama A99'un diğer özelliklerine bakınca sony gövde gösterisi yapmış, En büyük kral benim demiş, birde video sonuçu başarılı olsaymış rakipsiz olurdu.
Sony, Canon Ve Nikon'un tüm segmentlerindeki video kalitesinin üzerinde performans sergiliyor. Ama dediğiniz gibi Sony'in kendine özgü ( bu öz güven nereden geliyorsa artık :) ) video sıkıştırma formatı olan AVCHD özellikle kısa film vs. gibi işlerde kurgu zamanı çok sıkıntı yapıyor. Aldığınız render'lar size hayal kırıklığı yaşatabiliyor. Dediğiniz gibi keşke ortak bir formatta ilerleyebilse.
bence hep aynı markaların ürünlerini kullanmaktansa yeni bir deneyim olur diye düşünüyorum sony mükemmel bir makina yapmış eksikler olcaktır tam anlamıyla makina yapmazlar yoksa sonra çıkarcakları makinalar satılmaz bu bir stratejidir.
Tahir bey, Yeni aldığım a99 için en doyurucu incelemeyi sizde gördüm, teşekkürler. Ancak hot shoe adaptörü için sizin beyanınızı teyid eden bir cevap alamadım, ne sony'den nede diğer sitelerden. Bana önerdikleri hvl-58 veya hvl-60 flashlar bu modeller ise çok pahalı daha orta model (Metz 50 AF-1, Sigma Ef-610 DG veya Nissin Di866 Mark II) flahlar için ne önerirsiniz.
Metz çok güvendiğim bir markadır, öneririm, bunun yanında Nissin 'i de Türkiye'de çok iyi bir distribütör getiriyor sorun yaşamazsınız.
Çok teşekkürler, A99 için pahalı flash almaktan sayenizde kurtulduk.
makina incelemesini biraz eksik buldum. fotografium'daki gibi sony a77 incelemesi gibi olsa biraz daha iyi olur. sony a58'deki gibide olabilirdi.teşekkürler
Bence bahsettiğiniz incelemelerden (ki ben yaptım) daha kaliteli bir inceleme, özellikle ileri seviye kullanıcılar için… Yine de teşekkürler yorumunuz için.
tahir bey mrb. bu makineye crop lens takildiginda cekilen resimlerin etrafi karanlik cikar mi? internet üzerinde makina ile ilgili video incelemesinde crop lens takildi ve ayarlar kısmından crop sensör kismina tuşladı ve crop lens normal olarak çalışmaya başladı bu dogru mudur ve tavsiye eder misiniz? teşekkür ederim..
Bildiğin kadarıyla A99 'un crop modu Nikon'lardaki gibi, yani DX lens taktığınızda DX gibi davranıyor, kenarlarda kararma vs görmüyorsunuz. Şahsen ben ff makineye neden crop lens takıldığını çok anlamıyorum, çok uzağı çekmeye ihtiyaç duyuyorsanız orası ayrı tabii…
Teşekkürler Tahir bey :)
Klasik bi soru ama. Nikon d750 ile sony a 99 arasında kaldım. D750 de yansıma sorunu varmış, sony nin lensleri biraz pahalı.Sizin tercihiniz hangisi olurdu? :)
a99 kalmadı artık, kesinlikle d750.
Harika bir inceleme.İncelemenizi okuyup Sony a 99v yi aldım.Çok memnunum.Teşekkürler Tahir bey.
Teşekkürler Salih Bey…