Prag, gerek yüzölçüm gerekse nüfus bakımından Avrupa’nın küçük sayılabilecek şehirlerinden biri. Buna rağmen tarihi ve kültürel birikimi o kadar fazla ki milyonlarca gezgini kendisine çekmeyi başarabiliyor. Bu yazımda Prag gezilecek yerler, nerelere gitmeli konusunu işliyorum.
Prag, pek çok içinden nehir, deniz geçen eski Avrupa şehri gibi temelde eski ve yeni şehir olarak ikiye ayrılıyor. Stare Mesto ve Mala Strana olarak ayrılmış bölümleri gezimizin temel bölgeleri olarak görebiliriz. Konaklamanızı yaparken de bu bölgelere yakın yerleri seçerseniz herhangi bir ulaşım aracına gereksinim duymadan güzel Prag’ı gezebilirsiniz. Bunun için ayrıca Prag’da nerede kalınır yazımı okuyabilirsiniz.
Prag’da gezilecek yerler, havaalanı ve kalınabilecek bazı otelleri haritada sizin için oluşturdum, alttaki haritadan yararlanabilirsiniz.
Prag’ın çok büyük olmadığını söylemiştim, gezi için 2-3 gün ayırmanız yeterli olacaktır, daha azı olabilir ama fazlasına gerek olduğunu düşünmüyorum. Eğer daha uzun bir süre ayırdıysanız Prag’a yakın yine turistik yerler olan Kutna Hora veya Karvlovy Vary ‘e bir ziyaret gerçekleştirebilirsiniz. Gelelim gezilecek yerlere…
Prag Gezilecek Yerler
1. Old Town Square (Eski Şehir Meydanı)
Old Town Square, Prag ‘ın en büyük meydanlarından. Fotoğrafta gördüğünüz MonAmi pastel boyalarının kutularından bulunan kaleye benzettiğimiz yer Tyn Kilisesi ‘ni de içinde barındırıyor. Gotik mimari oldukça etkileyici. Bu meydan aynı zamanda Çeklerin toplanma meydanı, yani büyük maçları vs burada izliyorlar. Meydanda bolca seyyar satıcı, sokak çalgıcısı (Oldukça kaliteliler), restoran ve turist rehberine rastlamanız olası. Ayrıca segway turları da düzenleniyor ki bu aletin bu kadar popüler olduğu bir yeri ilk defa gördüm. Astronomik Saat ve Eski Belediye Sarayı de bu meydanda bulunuyor, dolayısıyla bir taşla bir kaç kuş vuruyorsunuz.
2. Astronomik Saat
Old Town Square’deki fotoğrafta görünmeyen ama alt tarafında hayal edebileceğiniz dünyanın en ünlü saatlerinden Astronomik Saat ‘e geliyoruz şimdi de. Her şeyden önce şunu söyleyelim, üstteki fotoğraftaki gibi kimse olmadan saati görme şansınız sıfır. Saat başlarında oldukça ilginç bir atraksiyon gerçekleşiyor ve bunu görmek için yüzlerce gezgin saatin altında bekliyor. 4 adet figür var, elinde altın kesesi olan yahudileri (Aç gözlülük), elinde ayna olan kibiri, elinde mandolin çalan osmanlı olan eğlenceyi sembolize ederken iskelet ise ölümü belirtir. Saat başlarında iskelet, elindeki ipi çekerek saatin çalmasını sağlıyor ve diğer figürler başlarını sağa sola hareket ettiriyorlar, dolayısıyla ölüme karşı gelmiş oluyorlar. Animasyon sırasında aynı zamanda üst kısımdaki havariler de sırayla dönerek pencereden görünüyorlar, altta videoyu görebilirsiniz.
Saatin aynı zamanda bir hikayesi var. 15. Yüzyılda Hanus adında bir saat ustası bu saati yapıyor ve saati nasıl yaptığını kimseye anlatmıyor, daha güzelini de başka yere yapmasın diye adamı kör ediyorlar. Hanus da bu duruma kızıp saate zarar veriyor ve saat uzun yıllar tamir edilemiyor. Yıllar içerisinde saate pek çok saat ustası el atıyor, çalışır duruma bir şekilde getiriyorlar ve son halini alıyor.
3. Charles (Karl) Köprüsü
Old Town Square ‘den yürüyerek ulaşabileceğiniz Charles Köprüsü, tüm Prag fotoğraflarında görebileceğiniz belki de Prag’ın en ünlü yapısı. 1357 yılında yapılıyor Mala Strana bölgesiyle Stare Mesto bölgesini birbirine bağlıyor. Üzerinde çok sayıda heykel bulunuyor ki hepsi birbirinden güzel. Köprü yaklaşık 500 metre uzunluğunda ve trafiğe kapalı. Oldukça kalabalık olduğunu söyleyebilirim. Üstünde takılar satan satıcılar, karikatür çizen sanatçılar da mevcut, takıların da şehre uygun olarak gotik yapıda olduğunu söyleyebilirim, daha önce hiç bir yerde görmemiştim ama ortalama 15 Euro gibi fiyatları vardı.
4. Prag Kalesi
Charles Köprüsü ‘nden geçerken zaten göreceğiniz Prag Kalesi ‘ne çıkmaya geliyor sıra. Çıkmaya diyorum çünkü şehrin tepesinde yer alıyor kale. Çok güzel ara sokaklardan geçerek kalenin merdivenlerine ulaşabiliyorsunuz. Bu noktadan sonra merdivenleri çıkmak gerekiyor ki biraz yorulacağınızı söyleyebilirim. Ama çıktıktan sonra şahane bir Prag manzarası sizi karşılayacak. Yine geniş bir meydan göreceksiniz, sağ tarafta da kalenin girişi bulunuyor. Burada muhtemelen sıradaki insanları göreceksiniz, gözünüz korkmasın, burası ücret ödediğiniz bir yer değil, sadece güvenlik amacıyla oluşturulmuş bir sıra. Kale, askeri bölge olduğu için içeri girerken çok sıkı olmayan bir güvenlikten geçiyorsunuz. Prag Kalesi aslında yine içinde pek çok gezilecek bölgenin bulunduğu bir ana bölge. St. Vitus Katedrali, Eski Kraliyet Sarayı, Altın Yol, St. George Bazilikası ve tabii Kraliyet Bahçeleri bunların en ünlüleri. İçeride detaylı gezi için bir kaç ücretli seçenek sizi karşılayacak. Detayına göre ücretleri de değişmekle beraber en detaylısının fiyatının 350 CZK olduğunu belirteyim, 6 yaşının altındaki çocuklara ücret alınmıyor. İçeride tripodlu ve /veya flaşlı fotoğraf çekmek yasak.
5. St.Vitus Katedrali
Kalenin içindeki en ünlü yapılardan Aziz Vitus Katedrali, gotik yapısıyla dikkat çekiyor. Eğer gittiyseniz Köln’deki katedrali çok andırdığını, biraz daha küçüğü olduğunu söyleyebilirim. 124 metre uzunluğundaki 1344 yılında inşa edilen katedralin içine de girip vitrayları, kraliyete ait eşyaları ve eserleri görmenizi öneririm. Aynı zamanda katedralde IV. Charles, dört karısı ve Bohemya ’nın eski kralı Jiri z Podebrad ’ın mezarları bulunuyor. Bu arada içeriye biletsiz giremediğinizi ekleyeyim.
6. Prague National Theatre
Kaleden sonra yine Charles Köprüsü ‘nü kullanarak geri dönebileceğiniz gibi bir alttaki köprü olan Legion Köprüsü ‘nü de kullanabilirsiniz. Köprüden karşıya geçer geçmez de tiyatro binasını göreceksiniz, yine çok güzel korunmuş şahane bir mimari eser. 1881 ‘de açılmış tiyatro binasını da mutlaka görün derim.
7. Vaclav Meydanı (Wenceslas Square)
Tiyatro binasının önündeki geniş sokaktan yürüyerek ulaşabileceğiniz Vaclav Meydanı, Prag’ın yeni şehrinin meydanı diyebiliriz. Kurulduğu dönemde at pazarı olarak kullanılan meydan şimdilerde şehrin en büyük meydanlarından ve bir toplanma merkezi.
8. Josefov
Josefov, Prag’daki yahudi mahallesi. Yahudilerin Çekoslavakya ‘daki geçmişi çok uzun, 10. yüzyılda yerleştikleri düşünülüyor. Bu bölgede aslında çok daha fazla yahudi binası varmış ama zaman içinde şehri yenilerken çoğu yıkılmış ve sadece şu ankiler yerlerinde kalmış.
9. Petrin Kulesi
Paris’teki Eiffel Kulesi ‘nin bir benzeri olan Petrin Kulesi, 60 metre yüksekliğinde, ama tepede olduğu için olduğundan çok daha yüksek görünüyor. 299 merdiven çıkarak en üstüne ulaşmanız mümkün. Tahmin edebileceğiniz gibi bir gözlem kulesi olarak inşa edilmiş.
10. Lennon Duvarı
1980’de efsanevi The Beatles grubunun üyesi John Lennon ‘ın ölümünden sonra bu duvar grafiti sevenlerin uğrak yeri haline gelmiş ve deyim yerindeyse herkes bir şeyler çizmiş. Hatta biraz amacını aşmış da diyebiliriz, çünkü duvara ismini veren Lennon portresi artık görünmez durumda. Yine de grafiti önünde fotoğraf çektirmek her zaman eğlencelidir, dolayısıyla gelip görülmeli.
1 comment
Bukadar güzel bir şehri ilk defa bukadar detaylı anlatıldığını gördüm, elinize sağlık. Pragdaki en iyi yerlerede buradan ulaşabilirsiniz.
http://www.eniyiyerler.com/mekanlar/napoli-gezilecek-yerler/