Burak Pusat Kimdir?

Bazı fotoğrafçılar vardır ki Dünyayı farklı görürler, gözleri o yönde eğitilmiştir ve her zaman aynı bölgelerden farklı kadrajlar çıkarırlar. Bu fotoğrafçılardan bir tanesi de Burak. Düğün fotoğraflarını genellikle beraber çekiyoruz. Ben de Burak’ı herkesin biraz daha tanıması için onunla ufak bir söyleşi yapmaya karar verdim ve altta bu söyleşiyi göreceksiniz. Burak’a buradan tekrar teşekkür ediyorum.

Öncelikle Burak Pusat kimdir? Bize kendinizden biraz bahseder misin? 

1989 yılında Tekirdağ’da doğdum. Liseye kadarki hayatım burada geçti. Daha sonra ise lise eğitimi için garip bir şekilde Suudi Arabistan’a taşındık. Garip çünkü hayatımda böyle bir ülkede yaşayacağım aklımın ucundan geçmezdi. 3 yıl kadar orada kaldıktan sonra üniversite sınavlarına girerek Türkiye’ye geri döndüm. Kocaeli Üniversitesinde eğitim hayatıma devam ederken oradan sıkıldığımı farkederek yeniden sınava girdim ve İstanbul’a taşındım. Fotoğrafla da İstanbul Üniversitesinde tanıştım. Çevremdeki herkes bunun geçici bir heves olduğu noktasında hemfikirdi. Ancak ben bunun geçici bir heves olmadığını ileriki süreçlerde gösterdim. İşte fotoğrafa bundan 6 yıl önce bir hevesle başladım ve şu an bunu severek profesyonel anlamda yapmaya devam ediyorum. Bunların dışında size aktarabileceğim şeyler arasında yapmakta olduğum mesleğim “İngilizce Öğretmenliği” var. Bundan da bir o kadar zevk aldığımı söyleyebilirim.

Ben bir öğretmenim ve fotoğrafçıyım. Bir açıdan bakıldığı zaman yeni bir yuva kuran/kuracak olanların hayatlarında fotoğraflarımla yer alırken diğer bir açıdan da yeni kurulan o ailelerin çocuklarına değer katmaya çalışıyorum. İşte bu yüzden de yaptığım iki işte de mutlu olmayı başarabiliyorum.

burak_dugun1

Peki fotoğraf hikayen nasıl başladı?

Yukarıda da bahsettiğim üzere üniversiteye girdiğim ilk yılda bir heves ettim ben bu fotoğraf işine. Bahsettiğim yıl 2006 aslında. Süreç o zaman başladı. Sürekli olarak fotoğraflara bakıyor ve bana hitap edenleri aralarından ayırarak neyin nasıl olduğu ve olabileceği üzerine düşünüyordum. Yıl oldu 2007 ben üniversitesye girdim ve bir şanstır ki Amerika’ya gitme gibi bir durumum oldu (eğitim amaçlı). Ben de bu fırsat kaçmaz diyerek gittim ve eğitimin yanında bir de fotoğraf makinası aldım:) Makinayı almadan önce ne çekmek istediğimden emin olduğum için tereddüt yaşamadım ve o doğrultuda ilerledim. Şu ana baktığımız zaman da 6 yıl önce neysem şu an da oyum diyebilirim. Bundan sonraki 6 yıl içinde bunun değişeceğini sanmıyorum.

Fotoğraf konusunda en önemli husus sence nedir?

Fotoğraf için kullanılan belirli hususlar vardır; “bir hikayesi olmalı”, “anı yakalamalı”, “bir hikaye yazdırabilmeli” vb. Ben bu ve benzeri tüm kalıplara karşıyım. Çünkü bu kalıplar, fotoğrafçıların yaratıcılığını(özgünlüğünü) alıp götürüyor. Bunu öğrencilerimden örnek vererek de açıklamak isterim; ben ve öğrencilerim dili birlikte öğreniyoruz. Bu bağlamda en son yaptığım bir yazma çalışmasında öğrencilerime belirli kalıplar verdim ve bunların dışına çıkamayacaklarını belirttim. Bunu amaçlı olarak yaptım. Çünkü kalıplar içine sıkışınca neyi yapıp yapamadıklarını görmem gerekiyordu. Tabii ki bu çalışmadan düşündüğüm gibi verim alamadık. Hemen bu çalışma sonrasında sadece nasıl yapabileceklerini gösterdiğim bir yazma çalışması sundum ve serbest olduklarını söyledim. Çıkan sonuçlar beklediğimden çok daha iyiydi. Çıkan hikayelerle ilgili stop-motion filmler bile çektik. Biliyorum fotoğrafla ne alaka diyeceksiniz ama kurabileceğimiz alaka şu; fotoğrafçı dediğin ister makro çeksin ister portre veya manzara çeksin, kalıpların dışına çıkabilsin yeter! İşte o zaman “fotoğraf” dediğimiz şey “fotoğraf” olacaktır.

burak_dugun2

Fotoğraflarınızı işlemek için bir program kullanıyor musunuz?

Düğün fotoğrafçılığı yaptığım için benim için çekim anında kişilerin nasıl fotoğraflarla karşılacaklarını görmeleri çok önemli. Bunun için çekim anında yanımızda mutlak surette bir iPad ve Macbook Air taşıyorum. Bu sayede mola verdiğimiz anlarda fotoğraflarımızı yedeklebiliyor ve fotoğraflar üzerinde ufak işlemler yaparak müşterimize bir öngöüre kazandırıyoruz. Bu sayede çiftler süreci ve sonrasının nasıl olacabileğini görerek rahatlıyorlar. Benim olmazsa olmaz dediğim program Adobe Lightroom ve Photoshop’tur. Fotoğraflarımı düzenli tutabilmek, elemeleri ve ön işlemleri gerçekleştirmek için lightroom kullanıyorum. Eleme yaptıktan sonra ise ince işlemleri yapmak üzere photoshop’a aktarıyorum. Son zamanlar da Adobe Bridge kullanmaya başladım ancak lightroom’a geri dönecek gibiyim:)

Hangi ekipmanları kullanıyorsunuz ?

Benim vazgeçilmezlerim diye adlardırdığım cihazlarım;
-Canon 5d Mark II, Prime lensler 50mm f/1.4, 85m f/1.8 ve 24-70mm f/2.8
-Işık sistemleri ve tabii ki ND filtrem:)
Eklemeler yapabilirim ama bu haliyle oldukça mutluyum hayatımdan.

burak_dugun3

Beni ve ekibimi farklı yapan nedir?

Yukarıda da bahsettiğim üzere biz kalıpların dışına çıkmayı öncelik sayan bir ekibiz. Sürekli öğretmenlikten bahsediyorum biliyorum ama baktığınız zaman aslında ikiside ortak unsurları barındıyor. Ben öğrenim hayatım boyunca sıkıldığımı söyleyebilirim. Neden olarak ise bize sunulanların kendini tekrar ediyor olmasıdır. İşte bu sebeple de ben hayat felsefemi kalıpları yıkmak üzerine kurdum. Bu ekiple bir araya gelebilmiş olmamızın sebebi de budur.

Ülkemizde “düğün fotoğrafçılığı” tam olarak nerede yer alıyor?

Bana kalırsa tam da beklendiği yer de duruyor şu an. Hep şikayetçi olmuşuzdur her eline fotoğraf makinası alan kendisini fotoğrafçı olarak nitelendiriyor. Bunun gerçekleşiyor olması doğal çünkü kavramlarla oynamayı ve içini boşaltmayı sever hale geldik. Tabii ki kimse doğarken düğün veya portre fotoğrafçısı olarak doğmuyor ancak kişiler kendilerini yetiştirebildikleri doğrultuda bu unvanı kazanabiliyor. Bu yazıyı okurken çevrenize bakmanızı istiyorum. Kaç kişi fotoğraf makinasını aldıktan belirli bir süre sonra düğün çekimleri yapılır vb. söylemlerde bulundu veya bulunuyor?Benim sorunum bu işe yeteri kadar değer verilmemesinden öte bir şey değildir. Ben de bu işe makinamı aldığım zaman başlayabilirdim ancak beklemeyi ve öğrenmeyi tercih ettim. Ne zaman kendimi hazır hissettim işte o zaman bu işe girdim. Bu süreçte yaptığım tek şey yapmak istediğime odaklanmaktı. Okudum, izledim, gördüm ve bu adımları bir çok kez tekrarladım. Denedim, yılmadım çünkü bunu yapabileceğime inanıyordum.

burak_kadraj burak_dugun

0 Shares:
1 comment
  1. Bir öğretmen olarak size ve Burak Bey'e teşekkürlerimi iletiyorum üstadım. Bizlere bu noktada destek veriyorsunuz aslında. Hevesle başlıyoruz hepimiz aslında ama zamanla nasıl da bir tutkuya dönüşüyor fark etmiyoruz bile. O zaman işte "arka plan flu" diyoruz ya işte o zaman çevremizdekiler kadrajdan çıkıyor, sadece biz ve çekmek istediklerimiz, hayallerimiz kalıyor sahnede. Öğretmenim, sayenizde ne güzel şeyler öğreniyorum. Kalbi teşekkürlerimi sunuyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

You May Also Like
Devamını Oku

Fotoğrafta Retouch İşlem Listem

Yazı İçeriği Hide Ben ne yapıyorum, nasıl yapıyorum?Gözler:Burun:Cilt:Ağız ve Dudaklar:Saç:GövdeGenel: Retouch, Türkçesiyle rötüş işlemi Türkiye’de oldukça basite alınan…
Devamını Oku

Aynasız Röportajlar 1 – Fuji X100S

Genel hatları ile aynasız makineleri yorumladığımız Hangi Aynasız Fotoğraf Makinesi yazımızdan sonra aynasız makineleri kullanan yetenekli fotoğrafçılar ile yaptığımız…