Hiç kimsenin kafasında böyle bir tanım yokken DSLR/2 yapıp hem gövdeyi hemde sensörü ufak tutarak aynasızları modern zamanlarda ortaya çıkartan-ya da hortlatan Olympus un son OMD si M10 nu ve üst seviye PEN olan E-PL5 i test etme şansına sahip oldum.
Sayfa İçeriği
- 1 Giriş:
- 2 Olympus OM-D E-M10
- 3 Genel Değerlendirme:
- 4 Olympus OM-D E-M10 Stüdyo Testi:
- 5 Olympus OM-D E-M10 ISO Testi:
- 6 Olympus PEN E-PL5 Stüdyo Testi:
- 7 Olympus PEN E-PL5 ISO Testi:
- 8 Lensler:
- 9 Olympus M.Zuiko Digital 25mm F1.8 Örnek Fotoğraflar:
- 10 Olympus M. Zuiko Digital ED 45mm f1.8 Örnek Fotoğraflar:
- 11 Olympus M.ZUIKO Digital 75mm f/1.8 Örnek Fotoğraflar:
- 12 Sonuç:
Giriş:
Şu zamana dek Olympus harici hemen hemen her markanın aynasızını test ettim (Canon-Nikon-Pentax malum durumlardan dolayı hariç) Hem gövde güzelliği hem de çekilen fotoğrafların kalitesini göz önüne alıp artık bir Olympus da test etme vaktim gelmişti. Sağolsun Zoom İthalat bizi kırmayıp sabah istediğimiz Olympus ‘u bize verdi. (Nasrettin Hoca fıkrasında olduğu gibi doğurmuş bir şekilde (Biz tek Olympus OMD 10 istedik onlar bize 2 body+4 lens) verdi) Bu kadar kısa sürede cevap verip kendi aralarında organize olup bize bu tedariği sağladıkları için çok teşekkür ediyorum.

Olympus OM-D E-M10
Genel Değerlendirme:
Ben makinelerin kısa adlarını kullanacağım çünkü gerçekten “gereğinden fazla” uzun isimleri var. İlk olarak Taksim İstiklal sokaklarında OMD-EM10 nu kullandım. En büyük artısı çok hafifi olması. Ürüne Olympus M.Zuiko ED 14-42mm f3.5-5.6 EZ lensi taktınız mı en ince yağmurluğun cebine bile koyup rahatlıkla taşıyabilirsiniz.

Body ufaklığı, kalitesi belirtilen fiyat için mantıklı fakat beni en rahatsız eden şey elektronik vizörün çağın gerisinde kalması. Eşdeğer markalarda bu fiyata alacağınız aynasızların vizörleri ufkunuzu geliştirirken Olympus ‘un kalite ve çözünürlük olarak beklentimi karşılamadığını söylemeliyim. Özellikle gece kullanımda etrafta bulunan renkler saçılım yaparak görüntüyü kirletmekte. Çektiğiniz fotoğrafa bu şekilde yansımıyor olsa da elektronik vizörden gördüğünüzle, çektiğinin aynı olmasını istiyor insan. Olympus ‘un kırmızı renge karşı aşırı bir hassasiyeti mevcut. Kırmızı olan objeler “aşırı” dikkat çekici olarak ortaya çıkıyor. Genel anlamda bu aşırı tepki diğer renklere sıçrama gerçekleştrimediği için bence bir problem teşkil etmemekte. 2 Çarpanlı sensöre rağmen keskinlik konusunda Olympus ‘un taviz vermediğini belirtmek isterim. %100 Crop alınmış fotoğrafta bunu daha net hissedebilirsiniz. PS üstünde herhangi bir müdahale söz konusu değildir. Tamamen RAW dosyalar jpeg e çevrilmiştir.


Serinin diğer fotoğrafları için;
Olympus OM-D E-M10 Stüdyo Testi:
Sokakta deneme turları yaptığım OMD 10 ‘u bu sefer stüdyoda konuk ettim. Lens olarak yine 18:55 kit lensi kullandım. Test için gönderilen lensleri ayrıca inceleyeceğim.
- Çekim esnasında bir adet RIME LITE FAME 600 W/S FLASH- 1/125 Enstantane değerinde ve 1/4 güçte kullanıldı.
- Tripod üstünde F değeri 5,6 olarak saptandı.

Her ne kadar ismi kit lens olsa da 18:55 stüdyo ortamında beklediğimden daha iyi bir performans sergiledi. %100 Cropta gördüğünüz gibi çok başarılı detay veriyor. Elbette daha iyi lensler daha üst performans gösterecektir fakat fiyat/performans açısından gayet yeterli. PS de yapacağınız %15 lik bir keskinlik artışı ve %5 lik kontras artışı ile ciddi “güzel” imajlara sahip olabilirsiniz.

Makinenin paraflash lara tepkime süresi gayet başarılı. Çekimler tripod üstünde ve saniyeli deklanşör kullanılarak yapıldı. Deklanşöre basma anı ile paraflashların patlamsı arasında geçen süre gayet yeterli. Neye göre yeterli derseniz eğer sabit bir obje vb bir çekim yapıyorsanız hiçbir sıkıntı yaşamazsınız. Stüdyo fotoğrafçılığı hıza dayalı olmadığı için Olympus sizi yarı yolda bırakmayacaktır. Stüdyo ortamında gayet başarılı işler çıkartan Olympus ‘un sokakta avantaj olan ufaklığı bu tarz çekimlerde dezavantaja dönüşüyor. Elde tutuşu hafif olması dikkat gerektiren çekimlerde hakimiyeti zorlaştırırken fotoğrafçıya bir profesyonel fotoğrafçı imajından ödün verdiriyor. Bu tarz durumlar göz ardı edilirse stüdyo ortamında Olympus OMD M10 ‘u rahatlıkla kullanabilirsiniz. Şunu da belirtmekte yarar var kullandığım tüm aynasızlar içersinde en iyi performansa sahip olan makine kesinlikle Olympus Omd -Em10. Tüm çekilen stüdyo fotoğrafları için;
Olympus OM-D E-M10 ISO Testi:
Sırasıyla fotoğrafların ISO 100-1600-25600 halleri %50 crop alınarak eklenmiştir. ISO100-1600 arası makul kabul edilebilir fakat daha üstü ciddi sıkıntı yaratmakta. Özellikle 25600 değeri çok ekstrem bir durum olmadığı sürece kesinlikle kullanılmamalı. 12800 ISO ya kadar renk saçılımı makul olmasına karşın 25600 de renkler birbirine geçmekte ve imaj kalitesine noise harici ciddi zarar vermekte.



Tüm ISO örnek fotoğrafları için:
Olympus PEN E-PL5 Stüdyo Testi:
Dürüst olmak gerekirse 0MD E-M10 varken E-PL5 i yanımda pek taşımadım. Sokakta- dışarda veya işe gidip gelirken hep yanımda OMD vardı fakat stüdyo testi süreci başlayınca E-PL5 i de bu teste tabi tutmak şart oldu.
Kullanım olarak vizör olmadığı için alışmak gerekiyor. Boyutlarının ufak olması kompak makine hissi yaratmakta. Özellikle yeni kit lens ile gayet ufak boyutta oluyor.
- Çekim esnasında bir adet RIME LITE FAME 600 W/S FLASH- 1/125 Enstantane değerinde ve 1/4 güçte kullanıldı.
- Tripod üstünde F değeri 5,6 olarak saptandı.

Detay verme konusunda OMD nin E-PL5 e göre daha başarılı olduğunu düşünüyorum. Her iki makine için kit lensle test yapıldığını belirtmeliyim bu yüzden lensten kaynaklanan bir fark olmayacaktır.
Paraflash lara tepkime süresi OMD kadar hızlı ve başarılı. Hiçbir problem yaşamadım. PS de yapacağınız %20 lik bir keskinlik artışı ve %10 lik kontras artışı ile imaj kalitenizi daha üst seviyeye çıkartma şansınıza sahipsiniz.
Diğer test ettiğim tüm aynasızlara kıyasla Olympusların RAW fotoğrafı çekildikten sonra işleme süresi daha kısa. Özellikle stüdyo ortamında RAW çektikten sonra diğer fotoğrafa çekmek için çok fazla beklemiyorsunuz. Bu ciddi bir avantaj.
Elde “stüdyo fotoğrafçısı” imajı vermemesi haricinde hiçbir problem yaşatmayan E-PL5 ten imaj kalitesi açısından gayet memnun kaldım. Keskinlik ve detay için ufak bir PS müdahalesi istediğiniz imaja ulaşmanızı sağlayacaktır.
Olympus PEN E-PL5 ISO Testi:
En yüksek ISO da renk saçılımı konusunda OMD ‘ye nazaran daha kuvvetli fakat açık renklerde aşırı parlama söz konusu. Kumlanma tipi ufak tefek PS hileleri ile göze daha hoş gelebilecek şekle döndürülebilir. Elbette yüksek bir kumlanma söz konusu fakat ISO kullanım değeri 3200 e kadar rahatlıkla çıkılabilir. PEN karakteristliğinden olsa gerek E-PL5 in ISO performansını OMD ye nazaran daha “kullanılabilir” bulduğumu söylemek isterim.

ISO Testinin tüm fotoğrafları için:
Lensler:
Olympus M.Zuiko Digital 25mm F1.8 Örnek Fotoğraflar:


Olympus M. Zuiko Digital ED 45mm f1.8 Örnek Fotoğraflar:


Olympus M.ZUIKO Digital 75mm f/1.8 Örnek Fotoğraflar:


Olympus sağolsun kit lens ile beraber 3 adette prime lensi gönderdiğinde aklıma ilk gelen bu lensleri stüdyoya kapatıp canlarını okumaktı : ) Test için makine alacaklara öngörü olması açısından kit lensleri sıklıkla kullansam da verilen bu üç lenside bol bol inceleme şansına sahip oldum.
Sensör boyutundan dolayı 25mm bize 50mm görüş açısı, 45mm 90mm görüş açısı ve 75mm 150mm görüş açısını sunmakta.
Bu lensleri kullanım alanı olarak düşünürsek 25mm sokak için ideal.
45mm ile detay ve portre lensi olarak kullanabilirsiniz.
75mm aralarında beğendiğim en güzel açı ve lesn oldu. 150mm e tekabül eden açısı ile yarı tele+portre kullanımı için ideal.
Avantajları 75mm hariç (150mmlik açıya göre aslında) ufak olmaları.
Dezavantajları keşke daha düşük F değerine sahip olan prime isteyenler için çözüm sunmamaları.
Sonuç:
Olympus Micro Four Thirds sistemlerin öncüsü ve yatırım yapan bir firma. Panasonic ‘in Türkiye piyasasından çekilmesiyle bu sistemin tek temsilcisi Olympus. Diğer alternatif aynasızlara nazaran daha ufak sistemler üretmesi, Panasonic lensleride sayacak olursak bol miltarda lens seçeneği sunması en büyük avantajları. Özellikle çok sıklıkla yurdışı yada yurtiçi iş ziyareti yada gezi yapanların ilk tercihi olabilir. En ufak boy çantaya tek body+3 lens sığdırabiliyor olmak büyük avantaj.
Dezavantajı 2 çarpanlı sensörün getirdiği handikap ve lenslerin ışık alma kapasitesinin (f değerinin) 1.8 in altına inmiyor olması.
Olympus sistemin artıları:
- Ufak ve kolay taşınabilir olması.
- Lenslerin body ler gibi ufak olması.
- Hızlı ve seri çalışması.
- Aynasızlara nazaran iyi pil tüketimi.
Olympus sistemin eksileri:
- 2 Çarpanlı sensöre göre yüksek fiyat.
- Diyafram değeri 1.8 in altında lenslerin olmaması.
- EVF teknolojisinin beklenenin altında kalması.