Herkese 9. bültenden merhaba, son sayılarda gelen yorum ve geri bildirimler azalınca ne tip yazılar görmeyi umduğunu sormak istedim, şu linke tıklayarak minik anketi doldurman mümkün mü? Şimdiden teşekkürler!
Bugünkü bültende şunları bulacaksın:
Başarmak için tek ihtiyacın merak!
Liseliler bilmez – modem sesi
Rüyalar gerçek olsa
Haftanın fotoğrafı
Haftanın şarkısı
Haftanın tweeti
Ukrayna – Rusya savaşı son haberler
Başarmak için Tek İhtiyacın Merak!
Üstteki anket sonucunda yola çıktım bugünkü yazımda. Dijital çağda liderliğin 4 temel etmeninin “Uyarlanabilirlik, meraklılık, yaratıcılık ve belirsizlikte rahatlık”. Türkçeye çevirince her ne kadar garip dursa da benim konum merak, çünkü en temel duygularımızdan olsa da pek kullanmıyoruz.
Üniversite öğrencileriyle, yeni mezunlarla işim gereği çokça bir araya geliyorum, genelde bunlar soru-cevap yaptığımız paneller, kariyer yolculukları gibi konuşmaları kapsıyor, çünkü doğal olarak gelecek kaygısı yaşıyorlar ve merak ediyorlar. Bizim dönemimizde şirket çalışanlarına ulaşmak çok zordu, bu tip paneller de çok yoktu nedense, o nedenle bu tip etkinliklerin çok faydalı olduğunu düşünüyorum, tabii Linkedin gibi mecraların da. Kendi üniversite dönemimi hatırlıyorum da, bir makine mühendisliği mezunu olarak o işin gerektirdiği işleri hiç yapmayı istememek bende mini bir depresyona neden olmuştu, şimdi benzerini çoğu gençte görüyorum.
Burada konu etmek istediğim konu ise biraz başka, sadece gençleri değil herkesi ilgilendiren bir konu: “Merak”. İş yerlerinde başarılı olmuş insanlara, kendi işini kurup başarılı olanlara veya iş olması şart değil ev hanımlarına bile bakabilirsiniz, genelde başarılı ve mutlu olanlar meraklı insanlar. Tabii şunun da ayrımını yapmak lazım; meraklı olma ile bu merakını (Doğrusu “merağını” mı diye TDK’ya baktım, merakını diye yazılmalıymış) öğrenmeye dönüştürenler de ayrılıyorlar, ben ikinci kısımdan bahsediyorum. Satış mı yapıyorsun, pazarlama departmanını mı merak ediyorsun, yakınlaş, git, konuş, ne yaptıklarını anlamaya çalış, ilişki kur. Sıkboğaz etme tabii ki, ilgini çektiyse online öğrenme platformlarına bak, Youtube var başlı başına bir kaynak. Günümüzde “Ben bunu bilmiyorum, ben yapamam, yapabilir miyim ki?” gibi kalıplarına asla kalmadığını düşünenlerdenim, herkes her işi belli bir süre verilirse yapılabilir, yeter ki meraklı, motive ve istekli olsun.
Liseliler Bilmez – Modem Sesi ❤️ — www.dialupsound.com
80 ve 90ların çocukları bu sese bayılıyor, araya eklemek istedim
Rüyalar Gerçek Olsa
Gonca’yı tanıyorsun artık, ara ara emaillerime konuk oluyor, bugün de benim çok merak ettiğim ve muhtemelen okurken şaşıracağın rüyalar konusuna giriyoruz biraz, keyifli okumalar…
Rüyalarda Buluşuruz
Siz de gördüğünüz rüyaların ne anlama geldiğini merak eder misiniz? Bazı sabahlar gördüğünüz rüyanın etkisinde kalmış bir şekilde uyandığınız olur mu? Hatta bazen, rüyanız sizi çok etkilediği için rüyanın ne anlama geldiğini merak eder, internetteki rüya tabirleri sitelerini karıştırır mısınız?
Sanırım bu sorulara olumsuz yanıt verecek kimse yoktur. Hepimiz rüya görürüz, rüyalarımızdan bazıları bizi diğerlerinden daha fazla etkiler ve bunların bir anlamı olduğunu sezgisel olarak biliriz. Sanırım bu nedenle rüyaları yorumlama çabası, insanlık tarihi boyunca pek çok kültürde bulunmaktadır. Rüyaların gelecekten haber veren sembollerle yüklü olduğu düşünülmüş ve bu semboller yorumlanmaya çalışılmıştır. Rüyalardaki belirli sembollerin, kişinin evinde bolluk, bereket, mutluluk olacağına, kişinin haber alacağına ya da kederli günler yaşayacağına işaret ettiği düşünülmüş, rüyalar bu şekilde yorumlanmıştır.
Psikoterapinin içinde de rüyaların önemli bir yeri vardır, ancak terapi çalışması içinde rüyaların yorumlanma şekli klasik rüya tabirlerinden bir hayli farklıdır. Rüyalar, ruhsal dünyanın dinamiklerini yansıtan araçlar olarak görülür ve anlatılan rüya ile danışanın rüyasına ilişkin çağrışımları, danışanın ruhsallığına ilişkin bilgi veren kaynaklardır. Freud’un, “Rüyaların Yorumu” kitabında rüyalardan “Bilinç dışına giden kral yolu” olarak bahsetmesi boşuna değildir.
Peki, rüyalarımızı nasıl yorumlayabiliriz? Rüyalarımızın ne anlama geldiğini, ruhsal dünyamıza ilişkin neler söylediğini nasıl anlarız? Bir “rüya yorumlama rehberi” yazamaz mıyız?
Freud’a göre rüyalarda, bilinçdışı arzuların tatmini gerçekleşir. Bu arzular, rüyanın zamansız, mekansız aleminde kendini gizli bir şekilde ortaya koyar. Rüyanın görünür içeriği, günlük hayatımızda yaşadığımız bir olay ya da o gün gördüğümüz bir yerde oluşsa da, bunun altında yatan anlamlar farklıdır. Kimi zaman bu anlamı ortaya çıkarmak daha kolaydır. Tuvalet ihtiyacımız varsa rüyamızda tuvalet ararız, susamışsak rüyamızda su içer ya da denizde yüzdüğümüzü görürüz. Bedensel ihtiyacımız, kendisini rüyada bu şekilde ortaya koyar. Hayranı olduğumuz ünlüyle bir araya geldiğimiz ya da sevgili olduğumuz rüyalarda da, bunun gerçekte tatmini mümkün olmayan arzumuzun tatminine hizmet ettiği açıktır. Gelgelelim, ruhsal ihtiyaç ve arzuları anlamak her zaman bu denli kolay değildir, zira kendilerini rüyada genellikle daha üstü örtülü bir şekilde gösterirler.
Bu noktada bir danışanımın rüyasından bahsetmek istiyorum. Danışanım, rüyasında sık sık erkek arkadaşının başka kadınlarla birlikte olduğunu görüyordu. Bu rüya içeriğinin danışanda yoğun bir öfke ve kaygı yaratacağını düşünebiliriz, ancak danışan bu rüyaları gördüğü esnada kendini rahatlamış hissediyordu. İlişkileri son zamanlarda iyi gitmiyordu ve danışan için bir romantik ilişkide affedemeyeceği tek şey, aldatmaydı. Dolayısıyla, aslında mutsuz olmasına rağmen, diğer anlaşmazlıkları ilişkiyi bitirmeye değecek kadar büyük meseleler gibi görünmediği için ilişkisini sürdürüyordu. Yani aldatıldığı bu rüyalar, onun korkusunu değil, arzusunu ortaya koymaktaydı: Erkek arkadaşının başka bir kadınla olduğunu görse, artık mutlu olmadığı ilişkisini bitirmek ve bu yükten kurtulmak için bir fırsata kavuşmuş olacaktı.
Rüyaların ele alınması aynı zamanda, kişinin ruhsal dinamiklerine ve çeşitli ruhsal meselelere ilişkin de fikir verir. Hatta bazı rüyaların ele alındığı seansların, terapilerde dönüm noktası niteliğinde olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır: Danışan bu rüyanın incelenmesi ile kendine ilişkin çok şey öğrenecek, sezgisel olarak her zaman farkında olduğu bu bilgilerin bilinçli hale gelmesi ile kendine yolculuğunda bir adım daha ilerlemiş olacaktır.
Terapi çalışmasında önemli bir farkındalığa götüren bir rüyayı şöyle örnekleyebiliriz: Danışan, rüyasında annesiyle birlikte Sultanahmet’e gezmeye gitmiştir fakat bugün bildiğimiz hiçbir Osmanlı dönemi eseri yoktur. Yalnızca Doğu Roma dönemi kalıntıları mevcuttur: Yıkık haldeki Hipodrom ve içi bir hayli bakımsız durumdaki Ayasofya’yı gezerler. Sanki Osmanlı Devleti İstanbul’u hiç almamış, kenti imar etmemiştir; eski İstanbul, Roma İmparatorluğu döneminden beri yıkık bir şekilde beklemektedir. Danışanın çağrışımları, Osmanlı Devleti’nin kuruluş dönemi hükümdarlarından birinin adını taşıyan babasına gelir. Danışan, babasının kendisine pek bir şey katmadığını, yalnızca acı verdiğini düşünmekte, babasından ve babasının ailesinden gelen ruhsal “mirası” reddetmektedir. Bu rüyanın seansta ele alınması ile şunu fark eder: Kendisi, annesi ve babasının kendisine kattıkları ile bir bütündür; bu ruhsal mirasın bir yönünü reddetmek, kendi benliğinin bir bölümünü reddetmek anlamına gelecektir. Bu halde de, tıpkı Osmanlı eserlerinin olmadığı bir İstanbul’un bugün bildiğimiz İstanbul’dan bir hayli eksik olacağı gibi, o da eksik kalacak, kendini tam anlamıyla kabullenemeyecektir. Bu rüyanın ele alınması ile danışan, bilinçli olarak farkında olmadığı reddedişinin ve bunun kendisine verdiği zararların farkına varabilmiş, benliğini bütünleştirebilme yolunda önemli bir adım atmıştır.
Seans esnasında anlatılan bir rüyanın çalışılması, elbette danışan ve terapistin işbirliği ile gerçekleşir. Bu işbirliği, danışanın çağrışımları ile terapistin rüyadaki sembolleri, danışanın o ana kadarki terapi çalışmasında ortaya konanlar ve o andaki çağrışımları ile birleştirerek yorumlamasını içerir. Bu nedenle, her rüya, kişiye özgü anlamların taşıyıcısıdır. Yukarıda bahsettiğim aldatılma rüyası, danışanda rahatlama yaratırken, bir başka kişi için benzer içerikte bir rüya bambaşka bir anlama sahip olabilir. Bu nedenle, rüya tabirlerinde olduğu gibi, rüyada belli sembolleri görmenin belli anlamlara sahip olduğunu görmek mümkün değildir.
Kimi zaman yakın çevremdeki terapi sürecinde olmayan kişilerden rüyalarını yorumlamam isteği geldiği olur. Böyle durumlarda genellikle, rüyayı yazmayı tavsiye ediyorum. Bilinci olabildiğince serbest bırakarak rüyada olan olayları yazmanın ve sonrasında, rüyayı yazarken akla gelenleri yazarak bir serbest çağrışım zinciri oluşturmanın, rüyanın altındaki anlamları anlamaya yardımcı olabileceğini düşünüyorum. Terapi süreci içinde olmamak, kendi gerçeğimizi aramayacağımız ve bizi kendi gerçeğimize götürecek olan rüyalar gibi kıymetli bir kaynaktan yararlanmayacağımız anlamına gelmemeli.
📷 Haftanın Fotoğrafı
Düzen bozan fotoğraflar diyorum böylelerine, bakarken birdenbire simetrinin bozulduğunu hissedersin, rahatsız olursun bu da onlardan. Ne güzel bütün ışıklar yansaydı, veya hepsi sönseydi, veya neden 2 kişi dışarıda. Bakar bakmaz aklımdan üçü geçiyor. Fotoğrafçı tabii bunu bilerek yapıyor, öyle ışıkları açıyor ve öyle ışıkları kapatıyor ki (Ben böyle fotoğrafların kurgulandığını düşünenlerdenim, rastgele olduğunu düşünmüyorum), dengeli bir fotoğraf görüyoruz, bu denge de aslında Dünya gibi, dengesizlik içinde denge arıyoruz hepimiz, bulunca da mutlu oluyoruz :)
🎸 Haftanın Şarkısı
Bu hafta en çok bu şarkıyı dinledim, benim yaşlarımın sevilen gruplarındandı System of a Down, onların Aerials şarkısının sağlam bir coverı olmuş, sevenlere öneririm.
🐦 Haftanın Tweeti
Basit ama bunu çok sevdim, evden çalışma norm olduktan sonra çalışamayan, devamlı toplantı yapan herkese gelsin :)
Ukrayna – Rusya Savaşı Son Durumlar — vidgrid.tk.gg
Savaşın ne berbat bir şey olduğuna değinmeye bile değmez, savaştaki son durumu takip edebilmek için şöyle bir link oluşturmuşlar, birden fazla pencere ile farklı haberlere ulaşabiliyorsun
Bugünlük bu kadar :) Bültende olması gerektiğini düşündüğün konuları, düşüncelerini benimle paylaşırsan çok sevinirim. Bu epostaya cevap yazabileceğin gibi sosyal medya kanallarından da bana ulaşabilirsin:
Sevgiler,
Tahir
