Fotoğrafa 2007-2008 dönemlerinde başlayanlar bilirler, Yusuf Kadri Şirinkan hocamızın fotoğrafın temelleri üzerine videolu anlatımları vardı. Bu videolar ISO, diyaframi enstantaneden başlar, kompozisyon kurallarına kadar ve hatta özel çekim tekniklerine kadar devam ederdi. Ben de o videoları dikkatle izleyenlerdenim. Hocam ile CanonTurk vasıtasıyla tanıştık ve o dönemden bu zamana dostluğumuz devam eder. Ülkemizdeki -ne yazık ki- bilgi paylaşımından yoksun ve bilgi vermek istemeyen fotoğrafçı nesline inat, bildiği her şeyi anlatmaya ve öğretmeye heveslidir. Kendisi bir süredir Zirve Üniversitesi bünyesinde çalışıyor ve beni de Gaziantep’te GİFSAD ‘ın düzenlediği eğitimlerde portre eğitimi için davet etti. Ben de severek kabul ettim.
Gaziantep’in benim için yeri ayrıdır, dersime orada ilk başladığımda da bu cümleyle başladım çünkü askerliğimi yaptım ben Gaziantep’te. Her ne kadar iyi ve kötü ansam da sonuçta şehir benim için özel. Çok güzel ve oldukça zengin bir şehir Gaziantep. Bunu sokaklarından, insanlarından, pet shop sayısından bile anlayabilirsiniz. Antep deyince tabii akla hemen antep fıstığı, yemekler, tatlılar geliyor ve inanın bana geldiği kadar da var. Oradaki malzemenin kalitesinden de olsa gerek, etler ayrı güzel, tatlılar bambaşka. İnsanlar yaşlandıkça yemeğe daha düşkün olur ve daha fazla yemek konuşur olurlar derler, gerçekten öyle. Eskiden garipserdim akrabalar bir araya gelince bazen sadece yemek konuşulurdu, şimdi biraz daha onları anlar gibiyim.
Gaziantep’e indikten sonra daha önceden benimle iletişime geçen Dr.Haluk Ceylan ve Yusuf Hocam beni havaalanından aldılar ve eğitime geçmeden önce karnımızı doyurmaya gittik. Biraz yemek fotoğrafı da koyayım :)
Bu yemeğin adı “kara kavurma”. Aslında aklımda olan bir yemek değildi tabii ki ama restorandaki garsonun tavsiyeyi o yönde olunca biz de uyduk. Açıkçası uyduğuma da hiç pişman olmadım, harikaydı. Normalde ben kırmızı biberden vs de pek hoşlanmam ama tabakta hiç bir şey kalmadı :) Tabii kahvaltı yapmadan gitmiştim bunun da etkisi olabilir. Yemeğimizden sonra üzerine bir de katmer yedik, onun da fotoğrafını koymayayım ağzınız sulanmasın :)
Gifsad’ın eğitiminden bahsedeyim bu arada. 4 haftalık harika bir eğitim düzenlemişler. İlk hafta makro, ikinci hafta portre, üçüncü hafta sokak ve dördüncü hafta da manzara fotoğrafçılığı eğitimleri var. Tüm haftalara farklı eğitmenler geliyor ve sadece teori değil pratik de öğretiyorlar. Yani ilk gün (cumartesi) işin teori kısmı anlatılıyor, pazar günü de atölye programı var. Benden önceki hafta Sevgili Ömer Alp Evirgen makro fotoğrafçılığı anlatmış ve herkes çok memnun ayrılmış, ben de portre anlattım ve memnuniyetin devam ettiği inancındayım.
Anadolu’da fotoğraf aslında Istanbul’dakinden oldukça farklı. Istanbul’da biraz daha hava atma amaçlı yapılırken Anadolu’da daha hobi amaçlı ve daha öğrenmeye yönelik bir kesim var. Gaziantep’te de bunu gördüm, oldukça aktifler ve şehir de buna tam destek veriyor, 3 tane yarışma devam ediyordu ki bu bir şehir için oldukça iyi bir rakam.
Daha sonra GİFSAD’ın eğitim alanına geldik. Burada yaklaşık 3.5 saatlik portre eğitimi ile ilgili genel bir anlatım yaptım. Özellikle kullanılması gereken ekipmanlar konusu kafaları iyice karıştırmış görünüyordu ve genelde olduğu gibi burada da ilgiyi ekipmanlar daha çok gördü diyebilirim. Eğitime katılan neredeyse herkeste 50mm f/1.4 ve 100mm f/2.8 vardı ve katılımcıların %80 gibi bir yüzdesi Canon kullanıyordu. Fullframe makineler de en az %75 civarındaydı gördüğüm kadarıyla. Yani ekipmanlarla ve yeniliklerle oldukça haşır neşir bir grup vardı, D800E ‘lerin olduğu bir ortamdan bahsediyoruz :) Çok istekli bir dinleyici kitlesi olunca ben de anlattıkça anlattım ve ertesi günkü atölye çalışması için hazır hale geldik.
Pazar günü ise atölye çalışması için Gaziantep Kalesi arkasındaki bir hana gittik, ismini tam hatırlayamıyorum şu anda.Portre çekim için oldukça uygun bir ortamdı. Saat öğlen 13.00 olmasına rağmen üstü kapalı bir ortam olduğu için sert ışıktan korunabildik. Ben gelmeden önce bir bayan ve bir erkek iki model, gerekli yardımcı ekipmanlar; reflektör, kafa flaşları, paraflaşlar, tetikleyiciler, softboxlar, şemsiyeler hazır edilmişti, bunlarla ve bu ekipmanları kullanmadan bazı çekimler yaptık ve aradaki farkların anlaşılmasını sağladım. Özellikle “ne zaman harici ışığa ihtiyaç duyarız?” ve “ışık nasıl kullanılmalıdır?” sorularına cevap bulmaya çalıştık.
Çekimden sonra ilk günkü eğitim yerine gittik ve çektiğimiz fotoğrafları Photoshop’ta işlemeyi, Raw işlemeyi gösterdim. Özellikle bu noktada genellikle fotoğrafçılar çok eksikler bunu her gittiğim yerde hissediyorum. Yapılabilecekleri genel olarak gösterdim, portre işleme, genel makyaj teknikleri, renk değiştirme, göz rengi değiştirme ve göz işleme, burun küçültme gibi küçük hileler gibi… İlk gün ve ikinci gün toplamda yaklaşık 10 saatlik bir portre eğitimimiz oldu. Eğitimin katılanlara çok ciddi katkısı olduğunu düşünüyorum, en azından portre çekimin zorlukları, sonraki işlemlerle ilgili genel de olsa bir kanıya varmış oldular.
Eğitimden sonra havaalanı öncesi Haluk Hocam bizi Gaziantep Üniversitesi kampüsüne götürdü. Oldukça büyük bir kampüs, ilginç binaları ve farklı mimarileri var. Orada bulunan restorana gittik, şehri tam üstten görüyor. Gaziantep’te ilginç bir şey daha gördük bu sırada, şehrin üstünde ciddi bir toz bulutu var, bildiğiniz bulut gibi, meğer şehir sakinlerinin mangal dumanlarıymış :) O kadar çok mangal yapan insanı bir arada sanırım daha önce hiç görmedim. Üniversite kampüsündeki harika yemekten sonra sıra geldi Istanbul’a dönmeye…
Gaziantep İpekyolu Fotoğraf Sanatı Derneği ‘ne (GİFSAD), bana bu güzel fırsatı verdikleri için ve davet ettikleri için, eğitime katılan öğrencilerime katılımları için ve sevgili Haluk Hocam ve Yusuf Hocam’a da beni harika şekilde ağırladıkları için buradan da tekrar tekrar teşekkür ediyorum. Bir gün tekrar Gaziantep’te görüşmek üzere…
7 comments
Gezmeye, öğrenmeye ve öğretmeye devam üstadım… Takibinizdeyiz. Sevgilerle…
Her zaman bekleriz Gaziantep'e.Biz daha da keyif aldık.
Bulent Teymur
fotoğraf dolu güzel bir hafta sonu oldu benim için tekrar teşekkürler:)
Öğretmeye devam hocam :)
Antepta olduğum zaman gelseydiniz kesin orda olurdum. Artık Samsun'a da beklerim :)
Başarılar hocam…
Ben de fotoğraf sevgisini Yusuf hocamın videolarından kazandım. Belki bir gün ben de eğitimlere katılacak vakti bulabilirim.